Ulusal Birlik Partisi’nin, 21 Ekim’deki kurultayına sayılı günler kaldı...
Kurultay günü yaklaştıkça hem İrsen Küçük hem de Ahmet Kaşif cephesinde ilginç gelişmeler yaşanıyor...
Yaklaşık beş aydır hiç gündemden düşmeyen UBP kurultayında son günlerde cereyan eden hadiseler ise tarihe not düşecek türden...
KKTC’nin en köklü ve en geniş tabana sahip partisi olan UBP’de, Pazar gününden sonra yaşanılacakları şimdiden kestirmek zor...
Ama yaşanılan süreçte ileride tamiri olmayacak çatlaklar oluştuğu kesin...
Değişim sloganıyla yola çıkan İrsen Küçük, hedeflediği yolda emin adımlarla ilerliyor...
Çok büyük bir sürpriz olmazsa Pazar günü kurultayda yeniden genel başkan olarak seçilecek...
KADEM’in dün açıkladığı ankette bunu gösteriyor...
Türkiye Cumhuriyeti yetkililerininde özellikle ekonomik paketlerdeki uyum nedeniyle tercihleri İrsen Küçük’ten yana...
Bunu artık saklama gereksinimi duymadan en yetkili ağızlardan açıkça söylüyorlar...
Bu söylemler hakkında dün hem kurultayda UBP genel başkanlığı için yarışan Ahmet Kaşif’ten hem de UBP’nin onursal başkanı ve uzun yıllar partinin liderliğini yapmış Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’ndan birbirine benzer açıklamalar geldi...
Anavatan Türkiye’ye yürekten bağlı olduğunu söyleyen Kaşif, özellikle Egemen Bağış’ın son KKTC ziyaretindeki temaslarında yaptığı açıklamalardan duyduğu rahatsızlığı seslendirdi ve...
“Sayın Küçük Türkiye’yi seviyor da biz sevmiyor muyuz? Sayın Küçük istikrar demektir de biz istikrarsızlık mı yaratacağız? Sayın Küçük vatanseverdir, muteberdir de biz hain miyiz? Niye UBP adayları arasında ayrım yapılıyor? Yoksa, başka hedefler mi var? Yoksa, bizim yapamayacağımız, evet diyemeyeceğimiz gizli bir takım planlar, hedefler mi var? Artık bunları konuşmanın, tartışmanın zamanı gelmiştir” dedi.

Kaşif’in bu sözleri bazı kesimler tarafından, Pazar günkü kurultayın neticesinin dışa vurumu olarak değerlendirildi...
Kaşif’in, Türkiye yetkililerine yönelik dün yaptığı bu eleştiri uzunca bir süre hafızalardan silinmeyecek...
Evet, UBP belkide tarihinin en sancılı kurultayını gerçekleştirecek...
İki adaydan birisi başkan olarak yoluna devam edecek...
Diğer aday ya yaşanılan sürecin bir yarış olduğunu kabul ederek partide kalacak ya da gemileri yakarak kendine yeni bir yol seçecek...
Ülkenin kaderini de belirleyecek kurultay için herkes 21 Ekim Pazar günü ortaya çıkacak sonucu bekliyor...