Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis, gün geçmiyor ki rahatsızlanmasın. Bir gün Birleşmiş Milletler Genel Sekretri Aleksander Downer’den, bir gün Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler’den, bir gün Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’ndan hep hep ama rahatsızlık duyuyor...
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis, gün geçmiyor ki rahatsızlanmasın. Bir gün Birleşmiş Milletler Genel Sekretri Aleksander Downer’den, bir gün Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler’den, bir gün Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’ndan hep hep ama rahatsızlık duyuyor...
Her nedense rahatsızlığı bir türlü geçmiyor Anastasiadis’in. Anastasiadis son olarak, Cumhuriyetçi Türk Partisi-Birleşik Güçler (CTP-BG) ile AKEL heyetlerinin geçtiğimiz günlerdeki görüşmelerinin ardından yayınladıkları Kıbrıs sorunuyla ilgili ortak açıklamadan rahatsız oldu. Anastasiadis, CTP-AKEL ortak açıklamasıyla ilgili rahatsızlığını, Rum tarafının çabalarının altını oyduğunu söyleyerek dile getirdi.
Anastasiadis, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Aleksander Downer’ın açıklamaları ve davranışlarından da rahatsız.
Rum lider, yeni tur müzakerelerin başlangıç (ortak) açıklaması konusundaki anlaşmanın gecikmesinden de Downer’i suçluyor.
Anastasiadis isim vermiyor ancak, BM temsilcileri diyerek Güvenlik Konseyi kararlarını tahrif etmek yerine uygulamaya çağırarak Downer’i hedef gösteriyor.
Nikos Anastasiadis ses tonunu daha da yükselterek Downer’in “AB Kıbrıs sorununa müdahil olmamalı” şeklindeki açıklamasına da öfkeleniyor.
Rum Lider Anastasiadis, Güney Kıbrıs’taki siyasi parti başkanlarını Kıbrıs sorunundaki son gelişmeler hakkında bilgi verirken, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Downer’in, AB’nin müzakerelere daha etkin bir temsilci atamasını istemediğini “doğruluyor” ancak , Downer’in AB’ye bir mektup ya da elektronik posta (e-mail) gönderip göndermediği konusunun netlik kazanmadığını vurguluyor.
Anastasiadis, Rum tarafının, kapalı bölge Maraş’ın açılmasını da içeren öneri paketinin ilerlememesinden de Downer’i sorumlu tutuyor.
Peki Downer ne yapmaya çalışıyor. Bizce görevini yapmak için çaba gösteriyor. Ancak özellikle Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nde Downer’in görevini yapmasını istemeyenler ona karşı cephe alıyor. Onların tek ama tek derdi Downer’in görevini yapmasını engellemek.
Aleksander Downer’in görevi nedir diye sorulacak olursa; BM Genel Sekreteri tarafından atanan Downer, Kıbrıs sorununun çözüm müzakerlerinde taraflara yardımcı olmaya çalışıyor. Downer liderlerin görüşme organizatörlüğü ve görüşmelere ev sahipliği yapmak için atanan sıradan bir bürokrat da değil.
Downer daha önceleri de, ama özellikle ikinci Greentree zirvesi öncesi Rum tarafındaki çözüm karşıtları tarafından da istenmeyen adam ilan edilmişti.
Kıbrıs sorunuyla ilgili görüşmeler 40 yılı aşkın bir süredir devam ediyor. Kıbrıslı Türkler ve Rumlar bu 40 yılı aşkın sürede, Kurt Waldheim, Perez de Cuellar gibi onlarca BM temsilcisi, görevlisi, Genel Sekreteri ile tanıştı.
Ancak bu görevlilerin hemen hemen hepsi kendi ülkelerinin çıkarlarını korumakla görevli olduğu halde çözüm için değişik çabalar ortaya koydular. Gerek Kuzey Kıbrıs’ta, gerekse Güney Kıbrıs’ta çözüm istemeyenler tarafından zaman zaman istenmeyen adam ilan edildiler.
Kıbrıs’ı tanıyarak sorunu çözmek için çalışan yabancı diplomatlar özellikle Güney Kıbrıs’ta hedef tahtası yapıldılar.
Downer şu anda Güney Kıbrıs’ta hedef tahtasında. Rum tarafı açık açık dile getirmese de, “Biz bildiğimizi yaparız. Bizi fazla zorlama” diyebiliyorlar.
Bakalım yılan hikayesine dönen Kıbrıs sorununda taraflar bir araya gelebilecekler mi?
Downer bunu başarabilecek mi?
Merakla bekliyoruz.