Geçen yılki genel seçimlerle başlayan değişim rüzgarı esmeye devam ediyor.
Geçtiğimiz yıl kelli felli politikacıları- başbakan da dahil- evine göndererek Meclis’in yarısını yenileyen halk geleneği bozmadı ve Belediyelerin banko isimlerini sildi süpürdü. KKTC’deki 28 belediye başkanından 12’si koltuklarını korurken, 16 belediyede değişim yaşandı.
En önemlisi Lefkoşa, Girne ve Mağusa’da yaşanan değişim.
Gazimağusa Belediye Başkanı Oktay Kayalp, 1994’ten beri mesai yaptığı Belediye binasını, eski milletvekillerinden İsmail Arter’e bıraktı.
Milletvekilliği yaptığı 1998-2002 yılları hariç 1994’ten bu yana 4 dönemdir Girne Belediye Başkanlığı görevini sürdüren Sümer Aygın ise görevi, hiç beklemediği bir isme devretmek zorunda kaldı.
Girne’nin yeni belediye başkanı, uzun yıllar Girne Belediyesi Müdürü olarak görev yapan,2010’da da UBP’den Girne Belediye Başkan adayı olan ve seçimi 242 oyla kaybeden NidaiGüngördü oldu. Güngördü bu kez 500’ü aşkın farkla ipi göğüsledi.
Lefke’nin 1990’dan beri değişmeyen belediye başkanı Mehmet Zafer de sandıktan çıkamadı.İskele’de ise 1994’ten beri başkanlık görevini yürüten Halil İbrahim Orun, bağımsız aday Hasan Sadıkoğlu’na yenik düştü.
Kısacası halk 20-24 yıllık belediye başkanlarının elinden yetkiyi alıverdi bir çırpıda.
Yerine ise hiç hesapta olmayan isimleri yerleştirdi.
Girne’deki “kaleyi” yıkan NidaiGüngördü, amiral gemisi Lefkoşa’ya talip olan Mehmet Harmancı ve hizmetleriyle Mağusalıyı memnun eden Kayalp’i yerinden eden İsmail Arter.
Harmancı, Meclis’te üç vekille temsil edilen Toplumcu Demokrasi Partisi’nin (TDP) adayıydı. Geçen yıl, geçici Hükümette aldığı birkaç aylık Turizm, Çevre ve Kültür Bakanlığı döneminde göz dolduran Harmancı, bu seçimde, sadece üç vekilli partisinin değil, halkın oylarını aldı; Ki, Meclis aritmetiğine göre LTB Başkanlığını kazanması gereken aday, Ulusal Birlik Partisi (UBP) ve Demokrat Parti Ulusal Güçler’in (DP-UG) desteklediği Kemal Deniz Dânâ idi.
Bu seçimde ve referandumda matematik hesapları tutmadı.
Halk bildiğini okudu, partisine kulak asmadı.
Kimileri “parti içi çekişmenin sandığa yansıması” dese de, artık KKTC’de kemikleşmiş statükonun yıkıldığı çok açık.
Boş vaatlere inanmıyor halk. Partimin her dediği doğrudur demiyor.
Nitekim halk, Meclis’ten oybirliğiyle(!) geçen 21 maddelik Anayasa değişiklik önergesine “hayır” dedi.
Sağcısının da, solcusunun da sosyal medyadan “hayır” çağrıları yapması soru işaretleri yaratsa da, sonucun böyle olacağını kimse tahmin etmemişti.
Sosyal medyadaki “hayır’lar, Hükümetin “evet” çağrılarına galebe çaldı ve yüzde 37. 84 “evet”e karşın, yüzde 62.16 “hayır” çıktı sandıklardan…
Anafikir mi?
Kıbrıs Türk halkı siyasetin sallabaş modelinden sıyrılmış…
Kıbrıs Türk halkı, siyasetçilere güvenmiyor…
Kıbrıs Türk halkı için, siyaset ve siyasetçi “olmazsa olmaz” değil…
Kıbrıs Türk halkı boş laflara doymuş…
Kıbrıs Türk halkı aynı yüzlerden sıkılmış…
Kıbrıs Türk halkı hiç de mazlum koyun değil…
Kıbrıs Türk halkı yeri gelince alaşağı etmeyi iyi biliyor…
Kıbrıs Türk halkı değişim istiyor ama dayatılan değişikliği değil…
Kıbrıs Türk halkı, “benim fikrimi alacaksınız” diyor…
Kıbrıs Türk halkı, istediği anda ezberleri bozabiliyor…