Göçlere engel olamazsınız

Mutlu Barış HarekatıylaKıbrıs’a huzur, barış, özgürlük getiren Türkiye, gelip de gitmediği gerekçesiyle eleştirilir.

Mutlu Barış HarekatıylaKıbrıs’a huzur, barış, özgürlük getiren Türkiye, gelip de gitmediği gerekçesiyle eleştirilir.
Onlar gelmiştir kriminal olaylar artmıştır, onlar gelmiştir, sular tükenmiştir, onlar gelmiştir, hastanelere ilaç yetmemektedir, onlar gelmiştir, okullarda eğitim seviyesi düşmüştür, onlar gelmiştir, ekonomi pastası küçülmüştür!
Hepiniz duymuşsunuzdur, “Türkiye para yolluyor diyorlar. Evet yolluyor ama yolladığı parayı buraya gönderdiği kişiler kullanıyor. Hastanelerden onlar faydalanıyor. Okullardan onlar faydalanıyor. Cezaevlerini onlar doldurdu. Yapılan yolları bizden çok onlar kullanıyor. Onun yanında Türkiye’nin en iyi pazarı KKTC. Bize gönderiyor ürünlerini. Çeksin o zaman gönderdiği nüfusu, bize para yollamasın. Biz bakarız başımızın çaresine!” sözlerini.
Haklı oldukları yönler vardır ancak haksız oldukları yönler daha fazladır.
Mesela cezaevlerini dolduranların Türkiyeli olduğu iddiasından başlayalım. Suç oranlarının artmasıyla sonradan gelen nüfus arasında bağ kurmak gayet doğal olsa da, bunun, yeni ya da KKTC’ye özgü bir olgu olduğunu düşünmek dar görüşlülük.
Tüm dünyada/ tüm dönemlerde iyi yaşam koşullarının çekiciliği insanları göçe zorlarken, suyun öte yanından gelen insanlara “raus/barra” demek tam anlamıyla dünya gerçeklerinden bihaber olmaktır.
Burada göz ardı edilmemesi gereken husus dünyanın her yerinde böyle olduğu, tartışılması gereken husus ise niçin KKTC’ye gelenlerin çoğunun suç işleme potansiyeline sahip olduğudur.
Bunu tartışalım derseniz tartışırız.
Pasaportla girilsin, girişte sabıka kayıtları görülseniz derseniz onda hemfikir oluruz.
Ancak “Ayşe tatile geldi, gitmek bilmediği gibi akrabalarını da getirdi” sözüne katılmak mümkün değildir.
***
Verilerle konuşalım isterseniz;
2013 sonunda açıkladığı Küresel Göç Raporu İstatistikleri’ne göre dünyaüzerindeki uluslararası göçmen sayısı her geçen yıl artıyor. Rapora göre uluslararası göçmenlerinsayısı 1990 senesinde 154 milyon iken 2000’de 175 milyona ve 2013’te 232 milyona ulaştı. Bu sayı, dünya nüfusunun yüzde 3,2’sini oluşturuyor.
Klasik “zengin kuzey” ve “fakir güney” ön kabulünden hareketle 232 milyon uluslararasıgöçmenin 136 milyonu kuzeyde, 96 milyonu güneyde yaşamakta. İstatistiklere bakarsak, Avrupa Birliği'nin (AB) nüfusu 1 Ocak 2014 itibariyle, geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık 2 milyon kişi arttı.
Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından yayınlanan ilk tahmin verilerine göre, 28 üyeli AB'nin nüfusu 507 milyon 416 bin kişi oldu. Birliğin nüfusu 2013 yılı ocak ayı başında 505 milyon 675 bin olarak ölçülmüştü. Buna göre AB'nin nüfusu 1 milyon 741 bin kişi artış gösterdi. AB'de doğan ve ölen kişi sayısı ise yaklaşık 5 milyon gerçekleşti.
Söz konusu nüfus artışı, 80 bin doğal artış, 700 bin net göç ve geri kalan kısmı da istatistiksel ayarlamalar sebebiyle gerçekleşti. Uzun vadeli bakıldığında ise, 28 üyeli AB'yi oluşturan ülkelerin nüfusu 1960 yılından bu yana yaklaşık 100 milyon arttı.En fazla nüfusa sahip ülke 80,8 milyon ile Almanya olurken, Fransa 65,9 milyon, İngiltere 64,3 milyon, İtalya 60,8 milyon olarak sıralandı.
Bölgede doğum oranı binde 10 olarak gerçekleşirken, net artış binde 1,3 oldu.
Fransa'da doğal nüfus artışı 276 bin düzeyinde olurken, göçmen sayısı 71 bin artış gösterdi.
İngiltere Avrupa'nın en hızlı nüfus artışı yaşanan ülkesi. Eurosat'ın son nüfus rakamları İngiltere'de bir önceki yılla karşılaştırıldığında 392 bin 600 kişinin arttığını gösteriyor. Böylelikle İngiltere'nin nüfusunun 63 milyon 888 bin olduğu görülüyor. Bu nüfus artışın üçte birden fazla artışını, yani yüzde 38'ine denk gelen 148 bin 700'ünü göçmenler oluşturmuş durumda.
Doğal nüfusu azalan İtalya ise aldığı göçmenler sayesinde toplam nüfusunu 60 milyonda tutmayı başardı.
AB'nin beşinci büyük ülkesi İspanya, 103 bini doğal yollarla, 58 bini net göçle üzere nüfusunu 161 bin artışla 45 milyon 989 bine yükseltti.
İsveç’te 84 bin artan nüfus 9 milyon 341 bine ve Avusturya'da 20 bin artan nüfus 8 milyon 375 bine ulaştı, Bulgaristan ise 43 bin nüfus kaybıyla 7 milyon 564 bine indi. (Bulgarlar diğer AB ülkelerine göç etti.)
Anlayacağınız sadece KKTC’nin sorunu değil göçler.
Bu konuda en katı önlemleri alan İngiltere’de de böyle, kapı komşumuz Rum Kesiminde de…
Zira insanoğlunun var oluşundan berigöçler devam ediyor.
Hele ki kendi dilinin konuşulduğu bir ülke sana daha cazip imkanlar sunuyorsa buna hayır demek mümkün görünmüyor.

Bu haber 9455 defa okunmuştur
  • Dua edin de ince  NY - 31.07.2014 ABD degilsiniz. Guney amerikalilar cocuklari sinirin bu tararfina terk eder ve bu cocuklar yaslliga kavusur aninda. Kuzey Amerikalilar bu kanunu ogrendiler ve Meksika siniri su an bu kaos ile calkalanir. Tabi bu cocuklarin egitim ve bakimindan biz vergi odeyenler sorumlu. Gerisini siz dusunun. Bu cocuklarin ailelerinde sinira birakilmalari sebebi Kaliforniya da yarttiklari cete savaslarini yine ABD 'nin Kuzey Amrikalilarin kendi ulkelerina kadar geri gonderme ile yarattiklari cete savaslaridir. Tarafini secmeyen gencler olume mehkum. Aileler bu vesile ile cocuklarini her ne pahasina olursa olsun gocu secip guvenli bolge diye ABD'yi gonderiyor. Cunku gunun birinde olmemeleri ve oldurmemeleri icin hic bir engel ve engelleyen yok.

:

:

:

: