Vakıflar İdaresi ne yapmak istiyor?

Vakıflar İdaresi’nin aldığı kararı gazetemizin manşetinden sizlerle paylaştık. Bir kez daha buradan yinelememize gerek yok. Ama kararın alınış şekli ve duyulması beraberinde soru işaretlerini de getiriyor.

Vakıflar İdaresi’nin aldığı kararı gazetemizin manşetinden sizlerle paylaştık. Bir kez daha buradan yinelememize gerek yok. Ama kararın alınış şekli ve duyulması beraberinde soru işaretlerini de getiriyor.
Köprü’nün altından çok sular geçti. Kaş yapalım derken göz çıkarmak üzeresiniz.
Şu anda geç kalınmış bir karar. Bu güne kadar neredeydiniz?
Memleket izolasyonlar altında.
Yerli yatırımcı için finans bulup yatırım yapması zor.
Yabancı yatırımcı ise yatırım yapmak için bin bir kılığa giriyor.
Yatırımcı istikrar ister, güvence ister, hukuk ister bunlar bazılarıdır. Adam parasını yatıracaksa bu işin devamlılığını ister ki, sıkıntıya girmesin.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin lokomotif sektörü turizm ve eğitim… Bunu herkes söylüyor.
Eğitimin üniversiteler olduğunu kabul edersek, şans oyunları sektörünün ise turizmin en önemli ve büyük kısmını kapsayan bacağı olduğunu kabul etmek lazım.
Büyük oteller Casinoları olmasa ayakta durabilirler mi? Duramazlar… Memlekete büyük bir katkıları olduğu yadsınamaz bir gerçek. Bütün 5 yıldızlı oteller Casinosu olan otellerdir.
Bütün bu gerçekler ortadayken Vakıflar İdaresi diyor ki, bundan sonra vakıf arazilerine casinolar yapılmasına müsaade etmeyeceğiz. Takdir de ediyoruz. Ama ne değişti ki, bu uygulama şimdi yapılıyor? Yoksa Vakıflar İdaresi’ndeki müdür mü değişti? Bunlar bir şahsın görüşüyle mi oluyor?
Bu karar enine boyuna tartışılarak verilmeli.
Bu gibi durumlarda memleketin istikbalini, menfaatini göz önünde bulundurmak lazım.
Evet zamanında vakıf mallarına casino izinlerinin verilmemesi gerekirdi.
Peki bunları kim başlattı?
Siyasiler başlattı…
Sihirli bir değnek dokunuyor müdür değişiyor, sonrasında karar veriliyor bunlar bunlar değişecek. Bu kadar kolay mı?
Karar ver, bundan sonra biz bu izinleri vermeyeceğiz ama senin aldığın prensip kararı ki, arkasına saklanılıyor ve uzun zamandır alınmasına rağmen açıklanmıyor.
Demek ki, çekiniliyor.
Alınan kararla şu anda yatırım yapan ve yaklaşık 1 milyar dolar tutarında bir kıymeti olan bu insanların istikbali ile oynanmıyor mu?
Bunu hem mantık, hem de vicdan kabul etmiyor.
Prensiplere uyulsun. Burada bir sıkıntı yok. Ama başkasının (şimdiye kadar yatırım yapanlar) hakkı ile de oynamak da günah…
Alınan prensip kararının açıklanmadığına göre, demek ki, bu karar doğrudur ve şu anda izni olan işletmelerin izinleri yenilenmeyecek.
Hükümet neresinde bunun? Bu mühim bir karar. Birçok otel için oldukça mühim bir karar. Otellerin kıymetlerini yüzde 50 düşürüyor bu durum. Kendilerine denildi ki 49 sene sonra yenileyeceğim. O zaman otelin kıymetini sor ne olacak? Yüzde 10’a mı düşecek 20’sine mi!
Büyük ihtimalle hükümetin bile bilgisinin dışındadır bu. Madem ki, Vakıflar hiç bunları düşünemeden karar veriyor, babasının malı gibi karar veriyorsa vazife Başbakan’a düşer.
Siz geçmişteki yanlışlıkları düzeltmeye çalışıyorsunuz, geçmişteki günahları çıkarmaya çalışıyorsunuz ama o günahları çıkarırken günah işliyorsunuz.
Geçmişteki günahların bedelini başkalarına ödetmeyin!
Madem ki, bu karar alındı ve açıklanmadı, demek ki, korkuyorsunuz bu kararı açıklamaya! Demek ki, sadece bundan sonra değil, geçmişteki izinler de tekrar yenilenmeyecek.
Vakıflardan kiralama süresi 30 senedir ve 30 sene yatırım için yeterli değil. Yatırımcı bunu 49’a çıkarıyor. Nasıl mı? Meclis’e başvuruyor. Böylelikle 49 seneye çıkıyor. 49 sene sonra yenilenecek deniliyor, o güvence veriliyor. Bu güvenceyi Vakıflar değil Meclis veriyor.
Şimdi alındığı söylenen prensip kararı ile 49 senesi dolan işletmecilerin yeniden kiralamak gibi bir durumu söz konusu olamıyor.
Meclis’in verdiği kararı, güvenceyi Vakıflar hiçe sayıyor. Vakıflar’daki Yönetim Kurulu hükümet tarafından tayin edilmiştir ve kendi kendilerine karar alıyorlar. Kararı korkup açıklamıyorlar da.
Aldıkları kararın doğru olup olmadığına bile güvenceleri yok. Sayın Başbakan sıra sizdedir! Sizin yönetiminizde olan Vakıflar’daki Yönetim Kurulu, kendi başına istediği kararları mı alıyor?
Verilen sözler vardır, güvence vardır, yatırımcıya etkisi de daha büyük olabilirdi. Vazife size düştü Sayın Başbakan!
Muhabirimiz Vakıflar İdaresi’ne soru yöneltiyor. Böyle bir karar var mı diye cevap olarak hatırlamıyorum deniyor. Böyle bir karar alındı mı sorusu karşısında evet ya da hayır denir. Bilmiyorum hatırlamıyorum diye bir cevap kabul edilebilir değil. Bu da cevap vermeme hakkı bile kullanılabilirdi ama tercih edilmedi. Bu da alınan kararın doğruluğunu bir kez daha gözler önüne seriyor gibi duruyor.
Bu haber 9414 defa okunmuştur

:

:

:

: