Garantörlük meselesi

Müzakereler, güneyin taktikleri ile, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonraya ertelendi.

yalcincemal@hotmail.com

Müzakereler, güneyin taktikleri ile, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonraya ertelendi.
Sn. Eroğlu ile, barış anlaşması yapmak mümkün değildir, gerekçesi ile .
Güneyin, taktiği tuttu.
Yeni Cumhurbaşkanı, seçildi.
Sn. Akıncı, yeni Cumhurbaşkanı oldu.
Müzakerelerin, kaldığı yerden başlaması beklenirken, güney ve Yunanistan, Şubat mutabakatını bir yana iterek, masaya oturmak için yeni şartlar, öne sürmeye başladılar .
Bunların biri de, Garanti ve ittifak anlaşmaları.
“ İlle de garantiler kalkmalıdır “ diye koroya başladılar .
Bunun için, BM ‘nin 5 daimi üyesi ile de müzakerelerden önce,
Lobi faaliyetlerine başladılar.
Tabii, bu, garantör ülkelerden olan İngiltere ve Türkiye’yi ilgilendirir .
Bizi de, bu adada, hayat bulmamız için, ilgilendirir.
Garanti sistemi olmasa idi. Bizim bu adada varlığımız, bu aşamada olur muydu ?
Sn. Akıncı’nın, masada önüne gelecek olan, bu mu olacaktır?
Yoksa, Türkiye bunu kabul etmezse ki etmedi, masa kurulmayacak mı ?
Bu karşı tarafın, müzakere için ön şartı ise müzakerelere devam edilebilecek mi ?
1974, 20 Temmuzunda Türkiye Başbakanı Rahmetli Ecevit’le, bir sohbetimizde, garantörlük sistemi gündeme geldi .
Ben, bir soru sordum:
“ Efendim, Garantörlük sistemi olmasa idi, Kıbrıs Türkünün durumu ne olacaktı ?”
Yanıt :
“ Hapı yutacaktınız .”
Sohbetimiz ilerledikçe ” adada bulunacak bir çözümde, garantör Türkiye’nin, ileride, meydana gelecek olaylar karşısında, müdahaleye gerek kalmayacak bir çözüm sisteminin , oluşturulması gerektiğini . Bunun da, her iki toplumun eşit egemenliğine dayalı bir çözümle, mümkün olabileceğini“ söyledi .
Şimdi karşı taraf, ille de tutturmuş ” garantiler kalksın “ diye .
Acaba, bunun altında yatan, sinsi düşünce nedir ?
Türkiye’nin garantörlüğünün kalkmasını isteyen zihniyette , iyi niyet aranır mı ?
“Çağ dışı“ kalmışmış .
Aslında, çağ dışı kalmış olan, bu öneriyi ortaya atanlardır .
Bunu ortaya atmakla, belki başka tavizleri koparmanın hesabı kitabı içerisindedirler .
Garantileri içermeyen bir anlaşmanın, KKTC‘de onay bulması mümkün değil .
Yunan, Dışişleri Bakanının bu çıkışı, görüşmeler başlamadan, görüşme masasını berhava etmeye yönelik değil de nedir.
Sn. Akıncı’nın Ankara ziyaretinde bu konu ve diğer konular gündeme gelecektir .
Garantilerle ilgili, Sn . Türkiye Dışişleri Bakanı’ndan yanıt gelmişti.
Garantilerin sürdürüleceği konusunda, açıklama yapmıştı .
Askeri cuntanın, öldürdüğü Rumların kemiklerine ulaşıldığı bir dönemde, Kocas’ın bu açıklaması. Kıbrıs Türk Halkı tarafından ibretle
algılanmalıdır.
Garanti sisteminin varlığına rağmen, Kıbrıs Türklerine yapılanlar daha belleklerdedir.
Kıbrıs Türk Halkının adadaki bekası, garanti sisteminin sürdürülmesi ve egemenliğinin tanınması ile mümkündür.
Bu haber 3961 defa okunmuştur

:

:

:

: