Açılımı, Kürdistan İşçi Partisi.
Yani, siyasi nitelikli bir parti.
Siyasal partiler, bulundukları ülkenin anayasasına, o anayasaya bağlı olan yasa ve kurallara bağlı olarak faaliyet sürdüren, kurumlardır.
Siyasal partiler, bu nitelikleri ile ilgili olarak, rejim içerisinde faaliyet yaparlarsa, yasal bir hüviyet kazanırlar.
Rejim dışına çıkıp, rejim üzerinde faaliyette bulunurlar ise, yasallıkları kalmaz ve yasa dışı bir hüviyete bürünürler.
Türkiye’deki PKK da, rejim dışı faaliyet gösterdiği için, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre, yaptığı faaliyetler suç niteliğindedir.
Rejim dışındaki faaliyetlerin başında gelen ise, Türkiye‘den, İran’dan, Suriye’den, Iraktan, Azerbaycan’dan, toprak alarak ayrı bağımsız bir Kürt Devleti, oluşturmak.
Tarihte, bir Kürt Devletinin oluşturulması çabasının, yöre halkından değil de, batılılardan gelmesi, ayrıca düşünülmesi gereken bir husus.
Bunun öncülüğünü yapan, Osmanlı İmparatorluğunu parçalayıp, Sevr’i getirmeye çalışan, İtilaf Güçleri idi.
Lozan’da, Türk delegasyonunun önüne bu teklif gelmişti.
Ankara, bu teklifi kabul etmemiş ve Milli Misakı, bu şekilde çizmişti.
Türkiye’nin, gelişip büyümesinden korkan ve çekinen, bazı Batılı Devletler, Sevr’i yeniden, çöplükten çıkararak, canlandırmaya çalışmaktadırlar.
Bu işte de, PKK‘yı kullanarak, Türkiye’de terör estirmeye çalışmaktadırlar.
Açılım sürecinden yararlanan PKK ve destekçileri, iyice donandırılıp, silahlandırılarak, faaliyetlerine yeniden başlamışlardır.
Doğu ve güney doğuda, masum insanları, devletin personellerini acımasızca, şehit etmektedirler.
Bu davranışları ile, kafa yapılarındakiler bir defa daha ortaya çıkmış,
“Takke düşmüş. Kel görünmüştür“
Bu defa da, amaçlarına ulaşmak için, önlerindeki çetin cevizi görmüşler, çil yavrusu gibi dağılıp, mağara deliklerine, fareler gibi
dalmışlardır.
Türk Halkı, en zor koşullarda bile, PKK‘yı beyhude ölüme yollayan, teşvikçilerini ve besleyicilerini, unutamayacakları bir galibiyete uğratarak, papazı bilmem ne görmüşler.
PKK‘nın, Türkiye’de geldiği acı noktayı gören bazı destekçileri, büyük endişe içerisine girerek, yarı şaka, yarı ciddi bir tavırla, Türkiye’yi, PKK İle verdiği mücadeleden caydırmanın yollarını aramaya başlayarak, Sözüm ona “ önerilerde, telkinlerde” bulunmaya çalışıyorlar.
Binlerce masum vatandaşın canına kıyan, terör örgütü PKK için, batıdan, sözde Türkiyeli dostlardan, ciddi bir kınamanın ve eleştirinin geldiğini duyan var mı ?
Türkiye Hükümetine, hep itidal çağrısı.
Diğer taraftan da, PKK‘ya her türlü destek.
Yahu bu nasıl bir dostluk ?
Bunların hepsi, kuzu postuna bürünmüş, kurtlar değil mi ?
Şimdi de bu kervana , Almanya katıldı.
Alman Dış İşleri Bakanı, “Dengeli tepki verin“ açıklamasında bulundu.
Sevsinler, Sn. Bakanı.
PKK’nın, son yaptıklarından dolayı, dengeler, alt üst oldu, Sn. Bakan.