Bugün.
İngiliz sömürge idaresi tarafından, tapu kütüklerinde yapılan tahrifatla.
Rumların tapusuna geçirilen, taşınmaz mallardan bahsedeceğiz.
Eski Tapu Müdürlerimizden Sn. Taner Derviş’in bu konuda çok açıklamaları.
Çok yazılı bildirileri çıktı.
Ada, İngiliz Sömürge idaresi tarafından, idare edilmeye başlanınca.
Adada.
Tüm, Resmi Devlet binaları.
Vakıf arazilerinin üzerine yapıldı.
Genellikle de.
Osmanlı mezarlıkları bu işler için.
İngiliz’e göre.
Biçilmiş kaftandı.
İngiliz.
Sömürge İdaresi tarafından yapılan.
Ne kadar, beyaz ve pembe taş bina varsa.
Oturdukları zemin.
Hep Vakıf malı olan.
Topraklardı.
Bilindiği gibi.
Dünyada.
Delinemeyecek, Hukuk sistemlerinden biri de .
Vakıf Hukukudur.
İngiliz Sömürge İdaresi.
Bunu bile bile.
Osmanlının , Almanla kendisine karşı savaşa girmesi nedeni ile, olsa gerek.
Vakıf mülkünü, ulufe dağıtır gibi Rum ahaliye tapu kayıtlarında tahrifat yaparak, Rumların adına vermiş.
Veya.
Kaydetmiştir.
Adadaki Türk Halkı.
Anadolu’nun işgalinden sonra.
Adada, Türk varlığını devam ettirmek mücadelesine girdiğinden.
Bu konunun üzerine gidememişti.
Vakıf kurallarına göre.
Vakfedilmiş bir gayrimenkul. Evkafın malıdır.
Satılması.
El değiştirmesi, mümkün değil.
Buna.
Kendi hukuku cevaz vermez.
Bütün bunlara rağmen.
Adadaki büyük bir vakıf gayrimenkulü, İngiliz İdaresinin marifeti ile Rumlara verilebilmiştir.
Bu verilen gayrimenkul.
Tüm vakıf mallarının.
Aşağı yukarı.
Ortalaması.
% 10 – 12. kadardır.
Bu.
Sn. Taner Derviş’in verdiği bilgilere göre.
Maraş’ın tümü.
Vakıf Malıdır.
Rumlar ve Yunanistan.
Her açıdan bizi ve Türkiye’yi kuşatma altına aldılar.
Hem siyasette.
Hem Hukukta.
Hem Ticarette.
Hem yeraltı, yerüstü zenginliklerinde.
Şimdi de.
Yeni oyunları:
“ Irza geçme “ olarak karşımıza çıkıyor.
Kıbrıs konusunu, her alanda, siyasi olmaktan çıkardılar.
Her alandan saldırılarını.
Daha da şiddetlendirdiler.
Biz.
Gasp edilen. Ata toprağı, vakıf mallarımıza, ne zaman sahip çıkmak için düğmeye basacağız?
Ne zaman. Uluslararası Mahkemelerde hakkımızı arayacağız?
Yoksa.
Bunu yapmak.
“Barışa ve barış diline “ aykırı mı olur?
Yoksa Nikos ‘un görüşme masasından kalkmasından mı korkuyoruz?