Çözüm ya da çözümsüzlük vaadi 2020’de seçim kazandırmayacak

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, BM Genel Sekreteri adına geçici olarak görevlendirilen Lute’un Kıbrıs’taki temaslarını değerlendirirken aylar önce “Birleşmiş Milletler şapkadan tavşan çıkarmayacak” demişti.

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, BM Genel Sekreteri adına geçici olarak görevlendirilen Lute’un Kıbrıs’taki temaslarını değerlendirirken aylar önce “Birleşmiş Milletler şapkadan tavşan çıkarmayacak” demişti.
Bu sözler en başta hükümet ortağı konumunda olan CTP’lilerin tepkisini çekmişti.
Dün bu konudaki eleştirilerini sürdüren Özersay, “BM geçici temsilcisinin tarafların neyi müzakere edecekleri konusunda bir uzlaşı yokken doğrudan referans kağıdı denilen belgenin hazırlığına geçmesi doğru bir yaklaşım değildi” dedi.
Haksız da değildi.
Özersay, yıl sonuna kadar hazırlanacağı söylenen belgenin hazırlanamayacağını ileri sürerken, “Atı arabanın önüne koymamak gerekirdi. Önümüzdeki dönemde buna dikkat edilmelidir” diyerek şimşekleri yine üzerine çekmeyi göze aldı.
Eleştiriler elbette hükümetin CTP ve TDP kanadından gelecektir.
Kıbrıs meselesinde geçen yarım asrı, “Taşı sürekli iterek tepeye çıkarıp ondan sonra tekrar tekrar düştüğü bir elli yıl” diye değerlendiren Özersay, “Burada sonuç alınamama ve başarısızlığın bir karineye dönüştüğü enteresan bir durum var” tespitinde bulundu.
Önümüzdeki dönemde yaşanan bölgesel ve uluslararası gelişmelerin Kıbrıs sorununun çözümü konusunda kendisini iyimser kılmadığını işaret eden Özersay’ın tespitleri elbette bazı kesimleri yine ayağa kaldıracak.
Ancak her ne kadar Dışişleri Bakanı olarak mı yoksa Halkın Partisi Genel Başkanı olarak mı bu açıklamaları yaptı, bilmesek de tespitlerinde haklılık payı vardır.
Önemli olan şudur:
Kıbrıs sorununun çözümü konusunda ayakları hala yere basmayan hükümet ortaklarını bu konuda ikna edecek mi?
Bu soruya yanıt bulmadan Kıbrıs meselesinde yol almak da pek mümkün görünmüyor.
Şu an her ne kadar Cumhurbaşkanı Akıncı ve müzakere heyeti bu konuda sessiz kalıyorsa da cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaştıkça ateşli çözüm vaatleri yine ortaya çıkacaktır.
Artık birileri bu topluma çözüm ya da çözümsüzlüğün cumhurbaşkanlığı seçimleri için temel kriter olmadığını söylemek zorundadır.
Şimdiden söyleyelim.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerini Kıbrıs meselesi üzerine inşa etme dönemi geride kalmalıdır.
Adaylar artık toplumun karşısına Kıbrıs meselesi dışında sosyal hayatımıza dönük diğer sorunlarla ilgili vaatlerle çıkmalıdır.
Artık salt “çözüm” ya da “çözümsüzlük” vaadi 2020’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kimseye kazandırmaz.
Adaylık için ısınanlar şimdiden bunu bilmeli.





Bu haber 649 defa okunmuştur

:

:

:

: