Yüksek elektrik faturası sadece bakanı çarpmadı!

Son elektrik faturaları vatandaşı öylesine vurdu ki sokakta herkesin birinci gündemi bu oldu. Özelikle soğuyan havalar nedeniyle ısınmak için elektriğe yüklenen vatandaş, faturalar bu ay 30 değil 39 günlük olunca neye uğradığını şaşırdı.

Son elektrik faturaları vatandaşı öylesine vurdu ki sokakta herkesin birinci gündemi bu oldu. Özelikle soğuyan havalar nedeniyle ısınmak için elektriğe yüklenen vatandaş, faturalar bu ay 30 değil 39 günlük olunca neye uğradığını şaşırdı.
Geçen ay 300-400 lira arasında elektrik faturası ödeyen bu ay 800 liralık faturayla karşılaşınca neye uğradığını şaşırdı. Şüphesiz bu yüksek faturalarda dokuz günlük farkın dışında soğuyan havalarla birlikte elektriğe biraz daha yüklenmiş olabileceğimiz gerçeğini de yadsımıyoruz.
Ancak kabarık faturayı sadece böyle açıklamak, kimseyi tatmin etmiyor.
Vatandaşın aklındaki soru şu: Acaba faturalar 30 gün değil, 39 gün sonra bilerek mi okundu? Süre artınca kulanım da artacağı için fiyatlandırma üst tarife diliminden mi yapıldı?
Bu konuda sokaktaki şayianın bini bir para…
Dün yüksek elektrik faturaları Meclis’te de tartışıldı. Çarşıda pazarda herkesin birbirine sorduğu soru, UBP Genel Başkanı Ersin Tatar tarafından Meclis kürsüsünden dile getirildi. Tatar, “Faturalar bilerek mi geç okundu” diye sordu?
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sayın Özdil Nami, “Bir sonraki fatura da 21 günlük olacak. Haksız kazanç yok” diye meseleyi açıklamaya çalıştı.
Anlaşıldığı kadarıyla Sayın Bakan durumu çok da önemli görmüyor. Bir sonraki fatura 21 günlük olacağı için ödeşeceğiz demeye getiriyor.
Havaların soğuması nedeniyle fazla tüketimi bir kenara da bıraksak en iyi ihtimalle bu 9 günlük fark, faturaların üçte bir fazla gelmesi anlamına gelmiyor mu?
Çalışanların büyük çoğunluğunun asgari ücretle geçimini sağlamaya çalıştığı bir ülkede 600 TL elektrik faturası ödeyen bir vatandaş, bu ay 200 TL ekstra bir ödeme yapmak zorundaysa, bu parayı nereden bulacağını da sayın bakana sormak lazım.
Size küçük gibi gelen bu rakamı, 2 bin 279 TL net asgari ücretle geçinmeye çalışan bir aileye umarım anlatabilirsiniz Sayın Bakan.
Anlaşıldığı üzere, “yüksek elektrik faturaları vatandaşı çarptı” haberlerinde Sayın Nami’yi dışarıda tutmak gerekiyor.
Bu arada faturanın neden dokuz gün geç okunduğuna ilişkin açıklama da KIB-TEK’ten geldi. “Kurumumuz her ay yaklaşık 180 bin aboneye elektrik tüketimi için fatura çıkarmaktadır. Faturaların otuz günlük tüketim için düzenlenmesi hedefimiz olmakla birlikte zaman zaman araya giren tatil günlerine bağlı olarak birkaç günlük sapmalar da olabilmektedir. Yeni yıla girerken faturalama sistemimizde yaptığımız yenileme sırasında yaşanan teknik sorun nedeniyle Ocak ayının ilk haftasında faturalama yapılamamıştır” diyorlar.
Yani hem tatildi hem de teknik arıza oldu diye meseleyi geçiştirmeye çalışıyorlar. Ben böyle tuhaf bir açıklama görmedim.
Elbette ballı ek mesailerin havada uçuştuğu bir kurumda başka türlü bir uygulama olamazdı. Tatil ise mazeretiniz, siz ek mesailerle bunun karşılığını zaten alıyorsunuz. Hiç olmazsa bu kez vatandaşın menfaatine bir uygulamayla o ek mesaiyi hak etseydiniz.
“Teknik sorun” tarafına gelince herhalde tatil açıklamasından sonra yapılan teknik sorun bahanesi sadece minareye kılıf hazırlamaktan ibaret oluyor.
Vatandaşa ise bu kış gününde bin liraya yanaşan elektrik faturalarını nasıl ödeyeceğini bulmak kalıyor. Sanıyorum en zor olanı da vatandaşa düşüyor. Çünkü geç ödenen faturalar için ne tatil, de teknik sorun bahanesi kabul ediliyor.


Bu haber 289 defa okunmuştur

:

:

:

: