Yıl 2019 hatta 2020’ye ramak kaldı diyebiliriz, KKTC Cumhuriyet Meclisi’nde “Toplu taşıMA” tartışılmış.
Gerçekten neyi tartıştıklarını çok merak ettim.,
Hangi toplu taşıMA tartışıldı?
Olmayan toplu taşıMA, nasıl tartışılır?
Yıl 1974, aylardan Haziran ayı sonuydu, yani bundan tam 45 yıl önce. Elimde 6 aylık metro (S Bahn ve U Bahn) kartlarıyla Almanya içinde seyahat ediyorum. İstersem bir otobüse biniyorum, istersem metrodan diğer metroya. Her şey dakik işliyor, metrodan çıkıyorsunuz yukarıdaki durağa bir kaç dakika sonra otobüs geliyor, yani planlı taşımacılık. Yani 45 yıl öncesi, dile kolay.
Bir ülkede toplu taşımacılık yoksa, insana eziyet vardır, cefa vardır çile vardır.
Aynen öyle oluyor. KKTC’de hala toplu taşımacılık yok.
Başkent Lefkışa’da ne kadar külüstür antika otobüs varsa hepsi terminalde toplanmış sanki antika otobüs sergisi gibi.
Bunlarla okullara öğrenci taşıyorlar bir de, yalnız iyi olanları tenzih ederim, sözüm külüstürlere. Gerçi iyilerin de sürücülerinde sorun var ya, o da başka bir konu.
Ülkede taşımacılık sektörünün örgütlenmiş olduğu Kamu Araçları İşletmesi dediğimiz KARİŞ, kendi örgütüne hakim değil. Şoförlerini ve araçlarını denetlemekten aciz bir örgüt.
Devlet derseniz, şurada bir ay sonra 36. Kuruluş yıldönümünü kutlayacağız, 36 yıldır ülkede bir toplu taşıma sistemi kuramamış.
Taşımacılıkta belirli karteller safları tutmuş, siyasileri rehin almış, sadece toplu taşımada değil, ehliyet verme sisteminden, trafikle ilgili yasalara kadar kısır bir döngü içinde ah-vah ile geçinip gidiyoruz.
Trafik deyince nihayet 25 sayısına ulaştık, bu yıl tükettiğimiz, trafik kurbanları, canları bakımından. Hala tedbir almakta imtina eder siyasiler.
Sağlıkla ilgili trafik tüzükleri var, ehliyet vermeden, bağımlı maddelerin kontrolüne kadar. Yıllardır bekler bir türlü icraata geçemez. TKÖD Başkanı Mehmet Zeki Avcı haykırıyor, Ocak ayı’na kadar geçirin şu tüzükleri, çok önemli deyip yırtınıyor. Hatta Ocak ayı’na kadar Sağlık Bakanı bu tüzükleri çıkaramazsa, “bakanlığı kapatsın gitsin” diyerek çok net konuşıyor.
Üç ayda bu tüzükler çıkmaz mı Allahaşkına!
Önceki gün gözyaşlarıyla uğurladık, Yahya ve Aysın Amasyalı ile Haşim Girgin’i. Cumhurbaşkanı’ndan başbakanaa, bakanlara, milletvekillerine kadar ailelere taziye mesajları havada uçuştu.
Biz sizden taziye mesajı istemiyoruz “Ey siyasiler!”
Biz sizden icraat bekliyoruz, yasa bekliyoruz, tüzükleri bekliyoruz.
“Az laf çok iş” deyip artık kımıldanın ve görevlerinizi yapın.
Biz sizi oraya yan gelip yatsın, boşu boşuna maaş alsın diye göndermedik, çalışıp vatandaşın hayatını çekilmez olmaktan kurtarın diye gönderdik.
Ha gayret biraz!