Davaların süratli sonuçlanması

Yargıda davaların gecikmesi en sık işittiğimiz şikayetlerden biridir . Bu konuda bir anımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir gün bir köy kahvesinde tanımadığım kişiler yanıma gelerek “Size kahve ikram etmek istiyoruz” dediler Çok memnun oldum.

Yargıda davaların gecikmesi en sık işittiğimiz şikayetlerden biridir . Bu konuda bir anımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir gün bir köy kahvesinde tanımadığım kişiler yanıma gelerek “Size kahve ikram etmek istiyoruz” dediler Çok memnun oldum. Şöyle bir olay anlattılar. “Köyümüzde bir olay olmuştu. Birisi dört kişi aleyhine ayrı davalar açarak müdahalenin meni ve tazminat talep etti. Bizim davamız sana düştü ve bir günde sonuçlandı. Diğerleri başka yargıçlara gittiler. Aylarca uğraştılar. Sonuçta onların davaları da aşağı yukarı aynı şeklide sonuçlandı. Fakat boş yere tekrar tekrar Mahkemeye gelip gitmek zorunda kaldılar. Çok sıkıntı çektiler.” dediler.
Onlara şöyle dedim. “Ben hukuk sistemimizin temel ilkelerine uygun hareket etmeye çalışırım”. dedim.
Hukuk sistemimiz “Adversarial” dır. Bunun anlamı yargılamanın iki eşit tarafın karşılıklı mücadelesi olarak gerçekleşmesi ve tarafsız bir yargıcın sisteme uygun olarak bu mücadeleyi yönetmesidir. Yargıç tarafsız bir şekilde Hukuk Muhakemeleri Tüzüğünde bulunan kuralları uygulayarak mücadeleyi yönetmelidir. Tüzük kuralları sisteme uygun olarak yorumlanmalıdır. Böyle olunca yargılama çok kolay hale gelir ve çok adil sonuçlara varılır. Eskiden biz mesleğe başladığımız zaman duayen meslektaşlarımız yargılamayı böyle yaptıkları için dosyalardaki evraklar çok azdı ve halk yargıya büyük saygı duyuyordu.
Bir davada 3 konuda karar verilmesi gerekir. A) Olay nasıl oldu, B) Uygulanacak hukuk kuralı nasıldır, C) Geçmiş içtihatlar ışığında yasanın boşluğu nasıl doldurulabilir? Dava konusu olay geçmiş içtihatlardaki benzer olaylarla kıyaslandığı ve daha adil bir karar verilmek istendiği zaman nasıl bir karar verilmelidir?”
“Karşılıklı mücadele yönteminde bu konularda tarafların iddialarının ne olduğu önemlidir. Yargılama hangi iddianın doğru olduğunu saptamak için yapılacaktır. Bu nedenle anlaşmazlık noktalarını saptamak gerekir. Duruşma öncesi inceleme ( mention veya zaptı dava günü) bu amaçla saptanır. Bunu yapmak sisteme uygun ve yararlıdır.”
“O davada baktım her üç konuda da taraflar hemen hemen aynı şeyleri söylüyorlar. Yani anlaşmazlık noktası hemen hemen yok. Duruşma yapılacak bir sorun yok. Taraflara iki tarafın da kabul edebileceği bir çözüm bulunamaz mı diye sordum. Hiç baskı yapmadım. İki avukat da bir birine çok yakın öneriler yaptılar ve dava bitti. Diğer kişiler aleyhine açılan davalarda sonuca odaklanmayan, gereksiz yazışmalar üzerinde duruldu ve tartışmalar yapıldı. Bu nedenle davalar uzadı”.
“Bir davada Yargıç tarafların iddialarının dikkate almayan ve gerçeği kendisi otoriter bir şekilde bulmaya çalışan yani Kontinental bir yöntemle davayı dinlemeye çalışırsa dava uzayacaktır. Bunun gibi Anglosakson sistem usul kuralları yargılamanın adil olması için değil de karşı tarafın gerçeği ortaya çıkarmasını engellemek için konmuş gibi yorumlanırsa ve bu nedenle uzun usul tartışmalarına girilirse dava yine uzayacaktır.”

Devam edecek...

Bu haber 434 defa okunmuştur

:

:

:

: