Kamu yararı gözetin diye, adalet sağlayın, vatandaşlar arasında ayrımcılık yapmayın diye çok söyledik.
Halkın yararına olmayan bu plan geçmez dedik, demokrasiye önem verin dedik.
Özellikle haftalardır süren bir “Demokrasi Köşesi” yaptık, orada sorular sorduk, yanıt alamadık.
İşte tüm bu yaptıklarımız, İmar Planı’nın olması gereken bir konuma ulaşması içindi.
Keşke uyarılarımız zamanında dikkate alınıp, kamu yararı gözeten, herkesi kucaklayan bir plan olsaydı, zaman kaybetmeseydik, kimse zarara uğramasaydı, keşke.
Ama en azından, “Rant çevrelerine” hizmet edecek bu planın geçmemesi için katkı koyduk ve başardık.
Toplum uyandı, sivil toplum örgütleri çabaladı, siyasi partiler geç te olsa, bir ucundan tutup plana hayır dediler. Bölge belediyeleri ta başından beri bu plana karşıydı.
Sakın kimse “biz plan istemiyoruz” zannına kapılmasın, yok öyle bir şey, elbette plan olacak.
Ama nasıl bir plan?
İşte biz de tam buradaydık, bu sorunun etrafında toplandık.
Nasıl bir plan?
Star Kıbrıs’ın başından beri gazete manşetleri sanki gözümün önünden akıp gidiyor.
Hepsi de bir ders niteliği taşıyacak cinstendi, manşet ve başlıklarıyla, hatta “Demokrasi Köşesi” bile içinden çok şey çıkarabileceğiniz bir yazı dizisiydi sanki.
Ülkenin Başbakanı daha fazla seyirci kalamadı ve müdahale etti.
Daha doğrusu müdahale etmek zorunda kaldı.
Zira 26 Aralık 2019 tarihinde, emirnamenin süresi bitecek, Başbakan da herkesimin karşı olduğu bu planı onaylamayarak bir kaos ortamı yaratılacaktı.
Ancak öyle ki, Sayın Tatar durumun vahametini biraz geç olmasına rağmen fark etti ve müdahalesini yaptı.
Askeri darbelerin yaptığı gibi duruma el koydu, planı “karantinaya” aldı.
Kurdurduğu komitenin başına da mimar olan ve bu İmar Planı sürecinde yine bölgede çalışmalarını sürdüren Hamza Ersan Saner’i atadı.
Böylelikle her ne kadar kurulan komite çalışmalarını İçişleri Bakanlığı’nda yürütecek olsa da, İçişleri Bakanı Baybars Kadri açıkça “BY PASS” edildi. Bakan artık plana doğruda müdahale edemeyecek.
Ha bu plan ne kadar düzeltilir, ne kadar adaletli olur, ne kadsar Fasıl 96’dan mağdur olanları hakkı gözetilerek kendilerine verilir, orasını bilemem ama!
Malesef tünelin ucunda ışık görünmüyor.
Hem sonra bu komitenin ne kadar zaman süreci içerisinde planı revize edeceği, ne kadar düzeltileceği ise hiç belirtilmemiş.
İmar Planı üzerinde öyle tahribatlar yapılmış ki, onu öyle bir kaç haftada düzeltmek olası görülmüyor.
Burada bir başka önemli konu da, daha önce Fasıl 96’ya göre çalışmalarını tamamlamış ancak Fasıl 96’nın iptali ile projeleri askıya alınan iş insanlarının mağduriyetlerinin de giderilmesi önemli, adalet mevhumu açısından.
KTMMOB de planın reviz edilmesinden yana ancak birinci sıınıf tarım arazilerinin iptali, orman arazilerinin imara açılması gibi konularda hassas davranıyor. Özellikle de Fasıl 96’nın sağladığı hakların ne derece gözetileceği,yaşanan mağduriyetlerin bu planda tekrar edilmeyeceği ne kadar garanti altına alınıyor?
Evet, ta başından beri yazdık, çizdik ve de söyledik.