“Güçlünün değil, haklının yanındayız” ilkesiyle yola çıkan Star Kıbrıs ve Ada TV, imar planı sürecinde adaleti savundu.
Yaptığımız yayınlar öyle ses getirdi ki, sonunda Cumhurbaşkanı’ndan Başbakan’a, sivil toplum örgütlerinden bölge halkına kadar herkes bu planın “rant planı” olduğu konusunda birleşti.
Herkesin üzerinde hemfikir olduğu bu düşünceye ise sadece iki isim muhalefet etti. Şu anda sözüm ona bağımsız olma iddiasıyla cumhurbaşkanlığına adaylığını ilan eden HP’li Kudret Özersay ve İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, bu plana adeta siper oldu.
Herkesin eleştirdiği bu imar planını bütün gücüyle savunan iki bakanın derdi neydi? Neden bu planın hayata geçmesi için mücadele ettiler?
Orasını yazmaya da, bu konudaki iddiaları dile getirmeye de henüz üzerinde araştırmalarımız sürdüğü için şimdilik dilimiz varmıyor.
Ama kesin olan bir nokta var ki, Star Kıbrıs ve Ada TV, o gün bu gündür hem Özersay’ın hem de Baybars’ın hedefinde yer alıyor.
Star Kıbrıs ve Ada TV ne yaptı? Sadece gazetecilik görevini yerine getirdi. Sizin bu yüzden sadece bizi alkışlamanız gerekirdi.
Ama siz alkışlamak şöyle dursun, bu yayınları yapan medya grubunun sahibi Ali Özmen Safa’ya Meclis’te hakaret etmeyi tercih ettiniz.
İmar Planı’nda yasaları ayaklar altına aldınız, Anayasa’nın 36. Maddesi’ni açıkça çiğnediniz. Dört beş şirketin menfaati için Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi’nde yaşayan halka adeta kılıç çektiniz…
Hem Sayın Özersay, hem de Sayın Baybars şimdi oturdukları koltukların kamu gücünü, bizi cezalandırmak, önümüze türlü engeller çıkarmak için kullanıyor.
Şunu herkese ilan ediyoruz. Star Kıbrıs ve Ada TV’nin işi sadece gazetecilik yapıp toplumu aydınlatmaktır. Bildiğimiz kadarıyla gazetecilik de ülkemizde henüz suç değildir.
Ancak yaptığımız yayınlar nedeniyle şirketlerimiz bünyesindeki diğer kuruluşlara yapılan muameleyi de kabul etmemiz mümkün değildir…
Seçim kampanyasında bol bol “eşitlik” diyen, “şeffaflık” ilkesini dilinden düşürmeyen, “etik değerlerin yılmaz savunucusu” Sayın Özersay ve gözde bakanı Sayın Baybars, Safa Grup’un 8 yıldır yenilenen casino işletme ön iznini Bakanlar Kurulu’nda engellerken bize selam göndermiş! Bu izni asla imzalamayacaklarını bildirmiş...
Anlaşılan oturdukları koltuğu babalarının malı belleyen iki bakan, Safa Grup’un hakkı olan yasal izni keyiflerine bağlı sanıyor.
YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı’nın dediği gibi devleti intikam duygularıyla yönetebileceğine inanıyor. Ama fena halde yanılıyorlar.
Şu, herkesin kulağına küpe olsun. Kıbrıs Türk siyasetinin çöp tenekesi, oturdukları makamı herkesin üstünde gören, her türlü yasayı, hukuku eğip büken ama sonunda ait olduğu yere giden isimlerle doludur. Safa Grup ise gücünü, Kıbrıs sınırlarını aşan yarım asırlık mücadelesinden almaktadır…
Sözün özü, biz hep hancı olduk, onlar hep yolcuydu… Bizden söylemesi…