Alınan tedbirler

Dünyaya hızla yayılan söz konusu virüs, can almaya devam etmekte.

Dünyaya hızla yayılan söz konusu virüs, can almaya devam etmekte. Dünyayı yönetmek iddiasında bulunan büyük süper güçlerin yönetimleri bile bu olay karşısında bigane kalmışlardır.
Birçok ülke işi olacağa bırakmış gibi.
Tükenmişliğin merkezi Avrupa.
Merkezi de İtalya.
Virüsle ilgili çeşitli ve birçok spekülasyon var.
Bu spekülasyonların birleştiği nokta.
Virüsün dünyaya belli çıkar grupları tarafından yayılması.
Tabii bunlar iddialar. Kanıtlanmış bir şey yok.
Bizde çok şükür ölüm olayı bu yazıyı yazdığım ana kadar bilgime ulaşmadı. İnşallah da ulaşmaz.
Fakat nisbi de olsa, bir yayılma süreci yaşıyoruz.
Virüs salgını beraberinde ekonomik krizleri de getirdi.
Birçok ülke, kendine özgü önlemler aldı ve açıkladı.
Bizde de virüse bağlı beliren ekonomik olumsuzluklara karşı, siyasal iktidar, birçok kararlar üretti.
Salgını önlemek için, bulaşıcı hastalıklar ve sokağa çıkma yasaları altında. Sadece sağlıkla ilgili olarak, kısmi sokağa çıkma kararı aldı. Bunun yanında, şüpheli olan vatandaşların da evlerinde gözetime tabii tutulmalarına veya Sağlık Bakanlığının oluşturduğu yerlerde karantina altına alınmalarına karar verildi.
Bütün bu gelişmeler. Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığının tasarrufu ile olan uygulamalar.
Bunlara hiç kimsenin diyecek lafı olamaz.
Atalarımız ne diyor ?
İyilik her şeyin başı.
Hayat devam ettiğine göre, ihtiyaçlar da devamlı gündeme gelmekte. Tedbirli olarak da bu ihtiyaçlar giderilmeye çalışılmakta.
İhtiyaçların sadece marketlerdeki maddelerle giderilmesi, pek tabii olarak yeterli olmaktan çok uzak.
Başka şeylere de gereksinim var.
Kişisel ihtiyaçlar bitmez.
Örneğin geçen gün bir arkadaşla telefonda konuşurken, bana şu sitemde bulundu :
Annemin kulakları duyma açısından biraz ağırlaştı. İşitme cihazları satılan yerden kendisine kulaklık aldık. Deneme sürecinde iken bu iş patlak verdi her yer kapandı. İşitme cihazını aldığımız yer de kapananlar arasına dahil edildi. Gidip tekrar ölçüm yapılacaktı. Fakat ne zaman açılacağı belli değil. Bu yerlerin de sağlık birimleri arasına alınıp, gerekli hijyen ortam sağlandıktan sonra. Hastalarına hizmet vermeleri için bir karar üretilemez mi ?
İhtiyaçlar hiç bitmez. Ötelenebilir, fakat ötelenemeyen ihtiyaçlar da var.
Mesela yukarıda anlattığım olaydaki gibi.
Yetkililer umarım, bu arkadaşımın annesinin ve diğer hastaların da bu ihtiyaçlarını giderici çare üretirler.
Çünkü bu durumda olanların sayısı bir hayli fazla.
Yaşanılan süreçte, elzem ihtiyaçlar ortaya çıktıkça. İdare bu ihtiyaçları giderici çözümler de üretir.
Gelelim esas mevzumuza.
Ekonomik pakete.
Çalışanların ve emeklilerin maaşlarından yapılan kesintilere.
Olağanüstü bir durumdan geçtiğimiz hepimizin malumu.
Alınan tedbirler de bu olağanüstü durumun sağlık ve esenlikle atlatılması için.
Bu her KKTC yurttaşının da istek ve dileği.
Ülkede bir olağanüstü hal ilan edilmediğine göre. Alınan tedbirlerin de mevcut Hukuk Kuralları çerçevesinde olması. Hukukun üstünlüğünün bir gereği.
Bunun için yapılması gereken. Bu alınan tedbirler paketinin Cumhuriyet Meclisinden geçirilmesi ile hukukun üstünlüğü yerine getirilmiş olacaktır.
Bu yapılmadığı takdirde, Bakanlar Kurulunun aldığı ve uygulamaya koyduğu ekonomik paketin tümü, hukuka aykırı bir karar olacaktır.
Ankara Hukuk Fakültesinde bize öğretilen. İdarenin hukuk içinde kalarak icraat yapması, Anayasa ve İdare Hukukunun temel ilkeleri arasındadır.
Aksi.
Keyfilik olur ve bunun Hukuk devletlerinde yeri olamaz.
Belki virüs nedeni ile insanlar tepkilerini ekranlardan dile getiriyorlar.
Fakat esas.
Ülke selamete çıktıktan sonra. Seyredin gümbürtüyü.
Sonra.
Yalçın Cemal demedi demeyin.
Bu haber 5185 defa okunmuştur

:

:

:

: