Şu an Fasıl 96 geçerlidir

Başbakan Tatar’ın iptal ederek düzeltin dediği emirname İçişleri Bakanı Baybars tarafından bir türlü yenilenip Başbakanlığa gönderilmezken, Şehir Planlama Dairesi yayınladığı genelgeyle işlemlerin yürürlükteki mevcut emirnameye göre yapılmasını istedi. Ancak o emirnamenin hangi emirname olduğu tartışma yarattı. Safa Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özmen Safa, dün Ada TV’de “Şu an yürürlükte olan FASIL 96’dır” görüşünü ortaya attı.

Başbakan Tatar’ın iptal ederek düzeltin dediği emirname İçişleri Bakanı Baybars tarafından bir türlü yenilenip Başbakanlığa gönderilmezken, Şehir Planlama Dairesi yayınladığı genelgeyle işlemlerin yürürlükteki mevcut emirnameye göre yapılmasını istedi. Ancak o emirnamenin hangi emirname olduğu tartışma yarattı. Safa Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özmen Safa, dün Ada TV’de “Şu an yürürlükte olan FASIL 96’dır” görüşünü ortaya attı.

Sayın Safa, bu görüşünü açıklarken tanınmış hukukçu Serhan Çınar’ın da görüşlerine yer verdi. Ne diyor Serhan Çınar?

“Emirname 15 Temmuz’da sona erdi. Şu an Fasıl 96’nın geçerlidir. ‘Emirname geçerli’ diyen Şehir Planlama Dairesi Müdürü Türkmen Bey’in yazısının yasal değeri yoktur.”

Bu sözler ışığında imar planı sürecinin iyi yönetilmediğini savunan Safa, şunları söyledi: “Kazanılmış haklar iptal edilemez. Burası muz cumhuriyeti mi, yoksa adalet var mıdır? Sayın Baybars, Ersin Tatar’ı da suç ortağı yapmaya çalıştı. Sonunda Ersin Tatar da halka adaletsizlik yapmaya çalışan bir suç ortağı olacaktı. Baybars son emirnameyle, binlerce mağdur yaratan rant planının temelini atmaya çalıştı.”

SÜREÇ İYİ YÖNETİLMEDİ

Safa, imar planı sürecinde yapılan hataları da şöyle anlattı:

*İçişleri Bakanı Sayın Ayşegül Baybars Kadri’nin süreç yönetiminde göstermiş olduğu adaletsiz uygulamalar, yanlış davranışlar ve tavırlar süreci olumsuz etkiledi.

*20 Kasım 2018 tarihinde Rauf Raif Denktaş Kongre Sarayı’nda gerçekleşen ‘Halkın Katılımı Toplantısı’nda’ yaşanan kavgalar ve Şehir Planlama Dairesi Müdürü Türkmen Yiğitcan’ın sözleriyle ortaya çıkan kriz yönetilemedi.

*10 Aralık 2018 tarihinde yayımlanan Gazimağusa, İskele ve Yeniboğaziçi Emirnamesi’nde ‘Kazanılmış Haklar’ başlığı altında binlerce konutluk naylon projelere hak kazanmasına yasal zemin hazırlanmaya çalışıldı. Sayın Bakan, adaletsiz, hesap verebilir olmayan ve şeffaflıktan uzak bir uygulama sergiledi.

*Sayın Baybars, İmar planı sürecinde eksiksiz tüm kesimlerle özellikle de Üç Belediye Başkanı ile basın önünde sürekli kavga etti, çatışma içinde oldu.

* Sayın Baybars, Birleşik Kurul Öncesi’nde aldığı Bireysel Siyasi Kararla sıfır altyapısı olan 1. Sınıf Tarım Arazilerini İmar’a açarak halkımız arasında büyük öfke ve güvensizlik yarattı.

* Tüm kesimler tarafından; Cumhurbaşkanı, Başbakan, Belediye Başkanları, Sivil Toplum Örgütleri ve halkımız tarafından bu planın ‘RANT PLANI’ olarak adlandırılmasına zemin hazırladı.

İŞTE BAYBARS’IN SİYASİ DOKUNUŞU

“14 Ekim 2019’daki Birleşik Kurul’un ilk toplantısı öncesinde, Sayın Baybars bireysel inisiyatif kullanarak imar planı taslağı üzerinde siyasi dokunuşlar talep edip son dakika radikal değişiklikler empoze etti” diyen Safa, bu değişiklikler sonucunda yaşananları da şöyle aktardı:

-500 hektara yakın 1. Sınıf Tarım Arazisi İmara açılmıştı. (Bu arazilerin 300 hektarı İskele Longbeach Bölgesi’ndeydi.)

-İskele Longbeach Bölgesi’nde hiçbir bilimsel temele dayanmayan yeni Hizmet Merkezi oluşturulmuştu.

-İskele Longbeach Bölgesi’ndeki bazı arazilere 50 ayaklık yollar götürülmüştü.

-Kıyı şeridindeki bazı özel mülkler imara açılmıştı.

-Sahil Koruma Çizgisi Gelişim Haritası’ndan çıkarılmıştı.

BUNDAN SONRA NE YAPILMALI

İmar Planı sürecinde bundan sonra yapılması gerekenlerin de aktaran Safa, şunları söyledi:

“Sonuç olarak şu bir gerçek ki, Bakanın süreci yönetmedeki beceriksizliği ve adaletsiz uygulamaları nedeniyle yüze yakın kurum, kuruluş, sivil toplum örgütü ve meslek örgütünün sürece olan yapıcı ve etkin katılımı sonucunda ortaya çıkan vizyon ve stratejiler plana doğru yansıtılamamıştır. Bu sebeplerden dolayı bölgenin önceliklerine ve hassasiyetlerine göre bir plan ortaya çıkarılamamıştır. Sayın Ayşegül Baybars’ın siyasi dokunuşlarla gölge düşürdüğü bu adaletsiz rant planı ortadan kaldırılmalıdır. Acil olarak yapılacak yasal bir düzenleme ile Planlama yetkisi gerçek sahipleri olan Belediyelere devredilmelidir. Farklı coğrafi, ekonomik ve sosyal eğilimler gösteren Üç Bölge Belediyesi ‘150’den fazla kurum, kuruluş ve 250’den fazla insanın’ katılarak emek verdiği 25-27 Şubat 2019’da gerçekleşen ‘Hedef, Vizyon ve Stratejiler Çalıştayı’ sonuç raporunu da rehber alarak bilimsel, şeffaf, adaletli ve hesap verebilir bir imar planını yeniden çalışmalıdır.”
Bu haber 10779 defa okunmuştur

:

:

:

: