Sonunda çok sevdiği İçişleri Bakanlığı koltuğundan ayrılmak zorunda kalan Ayşegül Baybars, veda mesajında öyle şeyler yazdı ki, sanki biz üç yıl boyunca başka bir ülkede yaşadık.
Ne dedi Ayşegül Baybars?
“Dili, dini, ırkı, kökeni, rengi ve cinsiyeti ne olursa olsun, tüm insanlara eşit muamele ederek, eşitlikten, haktan ve adaletten ayrılmadan, herkesin devlet önünde eşit hizmet alabilmesini sağlamak adına ve vermiş olduğum yeminime bağlı kalarak görevimi sürdürdüm…”
Hayır Ayşegül Hanım. Öyle yapmadınız. İnsanları ayırdınız. Yönetiminizde halka asla eşit muamelede bulunmadınız. Ettiğiniz yemine bağlı kalmadınız. Elinde bulundurduğunuz makamı YDP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Yönlüer’in de söylediği gibi adeta zulüm için kullandınız…
Ne dedi Ayşegül Baybars?
“Her zaman halkımıza daha iyi hizmet vermek, ülkemizin geleceği için hassas olan konularda toplumsal faydanın korunması için çalıştım…”
Hayır Ayşegül Hanım. Halka hizmet için değil, çıkar gruplarının, küçük bir azınlığın menfaati için çalıştınız. Toplumsal faydayı hiçbir konuda gözetmediniz. İskele’de vatandaşın 500 milyon dolarlık hak kaybına uğradığı imar planını geçirmek için elinizden geleni ardınıza koymadınız. İskele’yi üç beş İsrail bağlantılı şirketin tekeline terk etmeye çabaladınız.
Ne dedi Ayşegül Baybars?
“Görevi devraldığım günden bugünlere ülkede kayıtlılığın sağlanması, ülkeye giriş çıkışların düzenlenmesi ve yurttaşlık politikaları gibi hassas konularda adil, şeffaf bir yapının kurulmasına özen gösterdim.”
Hayır Ayşegül Hanım. Çıkarmaya çalıştığınız vize ve ikamet tüzüğü TC kökenli vatandaşları incitti. Burada evlenen, üç çocuğu olan insanlara bile hak ettiği halde sırf partili değil diye vatandaşlık vermediniz. Şeffaf bir yapı kurmak şöyle dursun, haksız, adaletsiz politikalar uyguladınız.
Ne dedi Ayşegül Baybars?
“Bakanlığım süresince her zaman uyum, istişare ve saygı çerçevesinde çalıştım.”
Hayır Ayşegül Hanım. Yapmadınız. Bırakın uyum, istişare ve saygı çerçevesine çalışmayı Başbakanı bile aldattınız. Sahte emirnameye hükümeti krize soktunuz.
Ne dedi Ayşegül Baybars?
“Bakanlık görevini aldığım ilk günden itibaren yanımızda olan değerli basın emekçilerinin tümüne teşekkür ederim.”
Evet Ayşegül Hanım. Burada en azında bir bölümünü doğru söylediniz. Sadece yandaş medyanızla yürüdünüz. Sizi öven gazetecileri, televizyoncuları başınızın üzerinde tuttunuz.
Gerçekleri yazan gazeteleri, halkın sesine tercüman olan televizyon kanallarını hiç sevemediniz. Sevmek şöyle dursun, gerçekleri dile getiren Star Kıbrıs ve Ada TV’nin sesini kısmak için olmadık yollara başvurdunuz. Oturduğunuz makam ile devleti intikam duygusuyla yönettiniz. Hatta Star Kıbrıs ve Ada TV’nin içinde bulunduğu Safa Grup’un tüm ticari faaliyetlerini engellemek için görevinizi kötüye kullandınız.
O yüzden size “Bay Bay Baybars” derken, bundan sonraki hayatınızda yaşadıklarınızdan ders almanızı diliyoruz…