ABD, Türkiye’nin Rusya Federasyonundan aldığı S.400 hava savunma sistemlerini neden göstererek, Türkiye’ye karşı bir dizi ambargo kararı aldı.
Ayni savunma sistemlerinden, silahlı kuvvetler envanterinde bulunan Yunanistan’a ise Türkiye’ye yaptırımla vermeyi durdurduğu F.35 savaş uçakları satmayı kararlaştırdı.
Yunanistan da bir NATO ülkesi, Türkiye de.
Amaç, Türkiye’nin bağımsızlaşmaya doğru giden savunma sanayiinin önünü tıkamak ve tıpkı 1950 ‘den 1974’e kadar olduğu gibi Türk Savunma sanayiini. ABD’ne bağımlı hale getirmek.
O yıllar, ABD’nin Orta Doğuda at koşturttuğu yıllardı. NATO şemsiyesi altında, ABD’nin Türkiye üzerinden bölgede sağladığı menfaatler vardı.
Bunların su yüzüne çıkması, 1963 yılının Aralık ayında oldu. Yani içinde bulunduğumuz ay, bu olayların ayni zamanda yıl dönümü.
Kıbrıslı Türkler Akritas Planı ile büyük bir soy kırım hareketi ile karşı karşıya idi.
Türkiye’nin garantör ülke olarak müdahale kararı karşısında. Zamanın ABD Başkanı Jhonson’un, TC Başbakanı İnönü’ye meşhur mektubu gönderildi.
Savunma sanayiinin ABD ‘ye bağımlılığından dolayı. Kıbrıs’ta soydaşlarına karşı eli kolu bağlı garantör bir Türkiye vardı.
1963 ve ona bağlı ilerleyen yıllarda. Türkiye savunma sanayiinde içinde bulunduğu acı durumu görerek. Düğmeye bastı ve harekete geçti.
NATO ve ABD’den bağımsız olarak Ege ordusunu oluşturdu. Çıkarma gemileri yapmaya başladı.
En önemlisi bağımsız bir savunma sanayiinin oluşmasını sağladı.
Türkiye’deki bu gelişmeler. Başta müttefikleri olmak üzere ülkeleri endişeye sevk etti.
Batının ve düşmanlarının Türkiye üzerindeki kötü emelleri, 2016- 15 Temmuz’unda tekrardan hortlayınca. Türkiye, savunma sanayiinin tam bağımsızlığı için önemli kararlar aldı ve icraatlarda bulundu.
Bu, Türkiye’nin on yıllarca savunma sanayiinde kendilerine bağımlı eli kolu bağlı bir durumdan çıkması işlerine gelmedi.
Çünkü savunma sanayiinde bağımsız bir Türkiye’nin olması. Bölgede at koşturtmalarını mümkün kılmaz.
O nedenle, başta Amerika ve AB, Türkiye’yi eski bağımlı olduğu yıllara çekmek istiyorlar.
Bu asla mümkün olamaz.
Kartal yumurtadan çıkmıştır.
ABD bu konuda son çırpınışlarda bulunmaktadır. Türkiye için bir dizi yaptırım kararı aldı. Bunların içirişinde biri, çok ilginç !
Savunma Sanayi Başkanlığı, Cumhurbaşkanlığı, savunma sanayii Başkanı İsmail Demir’i de yaptırım listesine almıştır.
Ayni meyanda 2021 ‘de de AB’den böyle kararların çıkması muhtemel.
Batılı Emperyal ülkelerin bu kararları. Türkiye’yi savunma sanayiinde, tam bağımsızlık yolunda itici bir güç olarak teşvik ettiklerinin acaba farkındalar mı ?
Değerli okurlar.
Pandemi, bizde ve dünyada her alanda saldırılarını değişik pozisyonlarda tüm gücü ile devam ettirmektedir.
Bu işin şakaya gelir yanı yok. Ülkemizde bu işi hafife alanların sayısı nüfusumuzun nerede ise yarısını teşkil etmektedir. Hastalığın bulaşmamasının yegane çaresi.
Maske, hijyenik ortam ve sosyal mesafedir.
Lütfen bunlara uyalım. Uymayanları, uyaralım.
Yönetim bu konuda ciddi olarak denetimlerini artırıp, uymayanlara müeyyideler uygulasın ki halka örnek olsun.
Sağlık Bakanlığı üst kurulunun aldığı kararlar, yerinde kararlardır. Bu kararlar 25 Aralık itibarı ile de devam ettirilsin. Ekonomide, insan sağlığı düşünülerek hassas bir denge oluşturulsun. Bozulan ekonominin yeniden eski hale getirilmesi mümkün.
Fakat giden canların geri getirilmesini sağlayan bir güç var mı ?
Ekonomi buna göre dizayn edilsin.
Hükümet programı Meclisimizde okundu.
Nisabı, Sn. Erhürman’la, Sn. Özersay sağladı. Demokrasi adına güzel bir davranış. Bu hanelerine artı olarak kaydedilmiştir. Bravo.
Perşembe gün, görüşmeler başlayacak. Hafta sonu güven oylamasına gidilecek. Hükümet çok önemli bir şey olmazsa, güven oyu alacak.
Güven oyundan sonra. İvedi olarak bütçe yasa tasarısının Meclise sevkine gidilecek. Aslında şimdi Mecliste görüşülmesi gerekirdi.
Bütçe maratonunun bir hayli çekişmeli geçmesi bekleniyor.
Yazımı, bir espri ile bitirmek istiyorum.
Sn. Başbakan Ersan Saner. 13. maaşların tehlikede olduğunu söylemiş.
Arkadaşlarla sosyal mesafe kurallarına uyarak yaptığımız kısa sohbetlerin birinde. Sn. Başbakanın bu cümlesi de gündem oldu.
Arkadaşımızın biri, bu cümleye karşılık olarak. Tehlikede olan 13. maaşlar değil. Hükümetin kendisidir diye espride bulundu ..