Halkın Partisi’nde genel başkan mı, yoksa sadece milletvekili mi olduğunu bizim de tam olarak anlayamadığımız Sayın Özersay, dün Meclis’te yaptığı konuşmada, UBP-DP-YDP hükümetinin halk iradesine saygısızlık yapılarak kurulduğunu söyledi.
Peki acaba bu ağır ithamın sahibi Kudret Hoca, halk iradesine ne kadar saygılı bir siyasetçi?
Halkın Partisi’nde genel başkan mı, yoksa sadece milletvekili mi olduğunu bizim de tam olarak anlayamadığımız Sayın Özersay, dün Meclis’te yaptığı konuşmada, UBP-DP-YDP hükümetinin halk iradesine saygısızlık yapılarak kurulduğunu söyledi.
Peki acaba bu ağır ithamın sahibi Kudret Hoca, halk iradesine ne kadar saygılı bir siyasetçi?
2018 Ocak seçimlerinde bu halkın oylarının yüzde 36’sını alan ve birinci parti çıkan UBP ile kahve bile içmediğinde mi halk iradesine saygılı davrandı?
Kurulan dörtlü koalisyonu cumhurbaşkanı olma hayaliyle bozarken mi halk iradesine saygılı davrandı?
UBP ile hükümeti bozarken ya da imar planında İskele halkının isyanına kulaklarını tıkarken mi halk iradesine saygılı davrandı?
Son milletvekili seçimlerinde partisinin yüzde 19’lardaki oy oranını cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 5’lere düşürdüğü ortaya çıkmasına rağmen, istifa etmeyerek siyasete devam ederken mi halk iradesine saygılı davrandı?
İki ayı aşkın süren hükümetsizlik ortamında yüzde 5’e gerileyen oy oranına rağmen, koalisyon görüşmelerinde istemediğini bırakmadığında mı halk iradesine saygılı davrandı?
Dörtlü koalisyon görüşmelerinde, kendisi parti başkan olmadığı için, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’a, “Başbakan olamazsın, parti başkanları hükümette olamaz” şartı koşarken mi halka iradesine saygılı davrandı?
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars’ın ülke insanını karşı karşıya bıraktığı adaletsiz icraatları alkışlarken mi halk iradesine saygılı davrandı?
Elbette bu soruların hepsine verilecek cevap nettir.
Sayın Özersay, hiçbir zaman halk iradesine saygılı bir politika yapmadı.
Kendi partisinden istifa eden üç milletvekilini işaret eden Kudret Hoca, “Azınlık hükümeti, siyaset tarihimize kara bir leke olarak geçmiştir” dedi.
Ancak gerçekte siyasi tarihimize “kara bir leke” olarak geçen Sayın Özersay’ın izlediği, halk iradesine aykırı politikalardı.
Halkın Partisi’nde üç milletvekili uzun bir zamandır halk iradesine saygısız bu yönetim biçiminden rahatsızdı.
Üstelik bu bir sır da değildi.
Ancak parti içinde tüm sorunları halının altına süpüren Özersay, üç vekilin istifasıyla dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan oldu.
Daha çok değil 15 gün öncesine kadar kilit parti diye koalisyon görüşmelerini tıkayan Özersay’ın HP’si, bugün artık dağılma sürecine girmiştir.
Bu haliyle ister ekim ayındaki erken seçimde, isterse ondan önce yapılacağı öne sürülen baskın seçimde kaybetmeye mahkumdur. Bizden söylemesi…