Hüseyin Özgürgün, Meclis’te milletvekilliğinden istifası reddedilince yakın geçmişe ışık tutacak çok çarpıcı açıklamalar yaptı.
“Özersay’ın tek derdi beni bertaraf etmekti ve Cumhurbaşkanı olmaktı' diye konuşan Özgürgün, Kudret Özersay’ın sadece kişisel hırs ve garezlerle hareket ettiğini söyledi.
Özersay'ın, 'Özgürgün ile bir kahve bile içmem' dediği günün akşamında yaşananları anlatan Özgürgün, 'Ulaştırma eski Bakanı Tolga Atakan şahittir. Tolga Bey ile annemin evine gelip, benimle kahve içti' dedi.
Belli ki o görüşmeden umduğunu bulamayan, daha doğrusu Cumhurbaşkanlığı seçimleri için aradığı desteği alamayan Özersay, bu hedefin önünde Özgürgün’ün olduğunu düşündü.
'Özersay beni ortadan kaldırdığında bir şey elde edemeyeceğini bilemeyecek kadar siyasette yeni çocuktur' diyen Özgürgün’ün, açıklamasının en vurucu bölümü ise çok başkaydı.
“Özersay ve çetesi bana komplo kurdu” diyen Özgürgün’ün kendisiyle ilgili tartışmaları bir kenara bırakalım.
Ancak Star Kıbrıs ve Ada TV, sözü edilen o çeteyi çok yakından görmüş, hatta tanımıştır.
Özersay ya da bakanlarının istedikleri olmayınca, Özgürgün’ün sözünü ettiği o çetenin nasıl çalıştığına da bizzat şahitlik ettik.
Nerede mi?
Örneğin rant planı olarak imar planında İskele halkının çığlığına kulaklar tıkanırken, İsrailli şirketlere bölgeyi adeta yağmalayan o çete görevdeydi.
Mesela 174 vatandaşlık, sonradan ortaya çıkan mahkeme kararına rağmen bir gecede iptal edilirken o çete görevdeydi.
Karpaz’da halk yıllardır oturdukları evden çıkarılırken, HP’ye yakın avukatlar aracılığıyla bu evler Rumlara, İsrallilere verilirken o çete görevdeydi.
Star Kıbrıs ve Ada TV’nin yayınları nedeniyle bağlı bulunduğumuz Safa Grup’un ticari tüm girişimleri Bakanlar Kurulu’nda engellenirken o çete görevdeydi.
Sözün özü biz o çeteyi tanıyoruz.
Siyasi alanda kaptıkları koltukları adalet arayan her kesimin üstüne kılıç gibi savuran o çeteyle mücadeleyi de yıllardır görev biliyoruz.
Eminim bize tanıdık gelen o çeteyi siz de yakından gördünüz. Bunun işaretini de zaten cumhurbaşkanlığı seçimlerinde verdiğiniz oylarla gösterdiniz.
Yüzde 20’lerdeki oy oranını yüzde 5’e getirerek en büyük cezayı verdi.
Bu sonucun ardından üç gün evden çıkamayanlar, dördüncü günün ardından yine büyük laflarla uğradıkları hezimeti unutturmak istiyor.
Ancak millet kendisine yapılan iyiliği de kötülüğü de unutmaz. Bizden söylemesi…