Bıçak sırtında olan hükümet bir yandan Meclis Başkanlığı kriziyle baş etmeye çalışırken diğer yandan atama kriziyle sarsılıyor.
Atamalardaki gecikmeye tepki gösteren Lefkoşa Milletvekili Bertan Zaroğlu, bir TV kanalındaki programda isyanını dile getirirken, “Biz YDP olarak hükümete gelmiş değiliz. Kendi müdürlerimizi, müsteşarlarımızı, kurum ve kuruluşlardaki yöneticilerimizi atayamadık. Sadece Erhan Arıklı'nın çalışma ofisi değişmiş durumda” dedi.
Kısaca sorumluluk makamına gelen bakanlar, partiler, devleti yöneten kişileri şu an atayamıyor.
'Başbakan Saner kendi partisi içinde sıkıntı yaşıyor diye bizim elleri kolları bağlı bir vaziyette oturmamız mümkün değildir' diyen Zaroğlu, yapılması gereken icraatlar olduğunu vurgularken, elbette 10 ay sonra halkın karşısına çıkacağını hesaplıyor.
Büyük iddialarla ortaya çıkan YDP, 10 aylık iktidar döneminde kendini göstermek istiyor.
O yüzden beklemeye, işi yavaştan almaya tahammülü yok.
Aslında halkın da şu anda beklemeye, orta sahada top çevrilmesine tahammülü yok.
Bir an önce sonuca gidilmesini, gol atılmasını, daha doğrusu eline somut bir netice verilmesini bekliyor.
UBP şu an zorda. Bu elbette anlaşılabilir.
Ancak halk sorunlarının çözümü için UBP içindeki sorunların bitmesini bekleyemez.
Başbakan Saner yarından tezi yok atamaların önünü açmalı.
Asgari ücretin belirlenmesinden tutun da kamuda bekleyen bir çok soruna kadar herkes şu anda Başbakan’ın önündeki isimleri atamasını bekliyor.
Peki Başbakan neyi bekliyor? Onu henüz anlayabilmiş değiliz.
Bu imza Başbakan’ın lütfu değil, koalisyon protokolünün gereğidir. Bir an önce yerine getirilmelidir.
10 aylık hükümet dönemi boyunca iki ayı seçim yasağı ve bir bölümüne de yaz tatiline ayırsanız, zaten bu hükümetin 6 aylık bir icraat dönemi vardır.
Bu altı ayın yarısını da atamalarla bekleyeceksek o zaman şunu sormak hakkımız olur.
Madem hiçbir soruna el atmaya niyetiniz yoktu o zaman bu hükümeti neden kurdunuz?
Biriken sorunlar karşısında kimsenin beklemeye ve mazeret dinlemeye tahammülü kalmadı. Bizden söylemesi…