Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yardımcısı Fuat Oktay dün Kıbrıs’a ayak basmadan Ankara’dan çok önemli mesajlar verdi.
“Kıbrıs'ta iki devletli çözüm dışında çözüm kalmamıştır, artık federasyon mederasyon yok” diyen Erdoğan’ın sözleri, Kıbrıs sorunundan bir dönüm noktasını işaret ediyor.
Bugüne kadar Türkiye’nin federasyonu görüşmekten asla vazgeçemeyeceğini savunanlar da artık yeni dönemdeki söylemlerini bu gerçek ışığında şekillendirmelidir.
Ülkemizde federasyon dışında başka seçenek olmadığı söylemini dile getiren tüm siyasi yapılar artık bir yol ayrımına gelmiştir. Kendileri tarafından şu sorular tek tek yanıtlanmalıdır:
Türkiye artık “federasyon mederasyon yok” diyorsa, yeni dönemde kiminle yürüyecekler?
Ankara federasyonun artık görüşmelerde yer almayacağını düşünüyorsa, Kıbrıs Türk tarafı bu konuda tek başına mı yürümeli?
Ya da Türkiye’nin desteği olmadan bırakın bu tezin hayata geçmesini, masaya oturabilmenin bile zorlukları ortadayken nasıl bir tutum takınacaklar?
Federasyoncu tüm siyasilerin de bu sorulara net ve anlaşılabilir yanıtlar vermesi gerekiyor.
Federasyoncu anlayış, “Türkiye ile olmasa da biz haklarımızı Rum komşularımızla konuşa konuşa güzel güzel alırız” diyorsa orada fazla söze gerek yok.
O zaman insana sorarlar. Yarım asırdır konuşuyorsunuz, neden alamadınız diye…
Ancak yıllar süren müzakere maratonu Rum yönetim anlayışının Kıbrıslı Türklerle bu adayı eşit bir şekilde yönetmeyi tercih etmediğini net olarak ortaya koyuyor.
50 yılda bunu anlamadıysak tartışmayı uzatacak bir durum da yoktur.
Peki durum böyleyken, federasyoncular “Yeni dönemde Türkiye ile değil de şunla yürüyebiliriz” diyebiliyorlar mı?
Türkiye’nin yerine Avrupa Birliği, İngiltere ya da Kıbrıs Cumhuriyeti, Kıbrıslı Türklerin haklarını daha mı iyi savunur?
Bu soruların cevabı çok açık ve net ortadadır.
Erdoğan, “Biz kendi göbeğimizi kendimiz keseriz. KKTC'de geniş bir çalışmayı başlatacağız. Süratle de bu çalışmalarla KKTC'yi yeniden ayağa kaldıracağız. Maraş'tan Dip Karpaz'a kadar Ulaştırma Bakanlığımız içinde olacak, burada yoğun bir çalışma içine gireceğiz. Kuzey Kıbrıs’ı çok modern bir devlet olarak hayata katacağız” diyor.
Yeni dönemin yol haritası kısaca budur. Bu haritanın dışında başka bir yolda yürümek isteyen varsa karnından konuşmasın. Açık açık fikrini söylesin, alternatiflerini net olarak ortaya koysun.
Kıbrıs Türk halkı da kararını ona göre versin. Bunun başka yolu yok. Bizden söylemesi…