Bütün dünya kapanmanın değil açılımın peşinde koşarken, ekonomide açılımın anahtarı olarak gösterilen aşılanma da tüm hızıyla sürüyor.

Ülkemizde de Türkiye’den gelen 140 bin doz ve Avrupa’da gelen 20 bin doz aşı eklendiğinde 160 bin doz aşı sınırına ulaşıldı. Aşılanma 50 yaşa kadar indi. Ancak sağlık sistemi aşısını olanın da peşini bırakmıyor. Ekonomiye kelepçe vuran karantina uygulaması yumuşatılmıyor.

En son örneği geçtiğimiz günlerde yaşandı. Kıbrıs’tan İngiltere’ye gidip dönen iş insanına iki hafta içinde 6 PCR testi yapıldı. Hepsi de negatif çıktı. İki doz aşıyı da olan Kıbrıslı iş insanına ülkeye girer girmez bir de evde 14 gün karantina için bileklik takıldı.

Yanında yüzlerce kişi çalıştıran iş insanı soruyor: Bu yapılan ekonomiye kelepçe değil de nedir? Karantinasız giriş başlamıyorsa da iki hafta çok uzun. Süre bir haftaya çekilmeli.

Aslında bu uygulamalara bakıldığında yeniden keşif yapmaya gerek yok. Dünya neler yapıyor buna bakmak yeterli.

Corona virüsü pandemisi nedeniyle İngiltere ve Danimarka’dan Türkiye’ye uçuşlar bir süredir gerçekleştirilmiyordu.

Ancak dünden itibaren İngiltere ve Danimarka’dan Türkiye’ye uçuşlar açılıyor. Son 72 saatte yapılan PCR testi negatif olmak kaydı ile İngiltere ve Danimarka’dan Türkiye’ye yolcu gelişine müsaade edilecek.

Ancak İngiltere’ye dönecek olan yolcular hala 10 günlük karantina sürecine tabi tutulmaya devam ediyor. Peki biz neden bu süreyi 14 gün olarak tutuyoruz.
Bizdeki virüs başka, dünyadaki virüs başka mı?

Eğer vakaların nasıl bulaştığına bakarsanız ülkedeki PCR test kuyruğunun bile eşsiz bir ortam sağladığını pekala görebilirsiniz.

İşimize geldiğine eylemlerle grevlerle ülkede hiç pandemi olmamış gibi yola devam ediyoruz.

Bugün yapılacak “federasyon” talepli eyleme de saygıdeğer hekimlerimizin ve örgütlerinin nasıl destek verdiğini anlamakta güçlük çekiyoruz. Yüzlerce kişi iç içe bu eylemi yaparken toplum sağlığı tehlikeye atılmıyor mu?

Sözün özü şu: Bir yandan iki hafta içinde 6 PCR testi yaptıran ve iki doz aşıyı da olan işadamını 14 gün karantinaya alıp ekonominin bileğine kelepçe takacaksınız.

Diğer yandan korona partisi gibi toplu siyasi eylemlere destek beyan edeceksiniz. Bu toplum sizin samimiyetinizi sorgular. Bizden söylemesi…