Kararan hayatlar karşısında seyirci kalmayalım!..

İçinde bulunduğumuz Trafik Haftası”nda yargıdan öyle bir karar çıktı tüm fotoğrafı gözler önüne serdi.

İçinde bulunduğumuz Trafik Haftası”nda yargıdan öyle bir karar çıktı tüm fotoğrafı gözler önüne serdi.

Güzelyurt - Lefkoşa Anayolu'nda 48 yaşındaki polis memuru Devrim Yılmaz ile 43 yaşındaki eşi Seda Suat Yılmaz’ın hayatını kaybettiği 1,5 yıl önceki trafik kazasında Yılmaz çiftinin ölümünden sorumlu tutulan alkollü sürücü Mustafa Ürcan'a 5 yıl hapis cezası verildi.

Sanık, kaza sırasında 269 promil alkollüydü, 148 kilometre hızla seyrediyordu, Yılmaz çiftinin aracına da arkadan çarptı.
Tabiri yerindeyse taammüden cinayet gibi...
Sanığın mahkum olduğu suç için Ceza Yasası'nda 7 yıla kadar hapis cezası öngörülüyordu.
Bu ne demek?
Trafiğe çıkıp iki kişiyi kasten de öldürseniz en çok 7 yıl hapis var.
Kararın şaka gibi bir başka eki daha var. Sanığın ehliyeti iptal dahi edilmiyor. Sadece 1 yıl motorlu araç kullanmamasına hükmediliyor.
Bu nasıl karar, anlamak mümkün değil. Elbette burda hata yargıda değil. Yargı yasalara göre karar veriyor.
Hata bu yasaları toplumun ihtiyaçları doğrultusunda yenilemeyen, geliştirmeyen siyaset kurumundadır.
1984 yılındaki yasaya göre, 448 olması gereken personel sayısının bugün 240 civarında.
Peki trafikten ölümün kol gezdiği ülkemizde
240 görevli gerekli denetimi yapabilir mi?
1984’teki yasaya göre şekillenen trafik altyapısı
37 yıldır aynı kaldı.
Ancak araç sayısı, sürücü sayısı, nüfus aynı kalmadı.
Bugün ülkemizde her yıl ortalama 100 bin sürücüye aşırı süratten ceza kesiliyor.
Bunlar tespit edilenler. Arada tespit edilemeyenler de trafikte verdiğimiz kurbanların artmasına neden oluyor.
Star Kıbrıs’ın bugünkü manşetine bakarken şöyle bir düşünün. Başta yasalar ve sistem olmak üzere bu ülkenin yeniden yapılanmaya ihtiyacı olduğunu çok iyi görecekseniz. Aksi halde trafik kazalarında kararan hayatlar karşısında seyirci kalmayı sürdüreceğiz. Bizden söylemesi...

Bu haber 9286 defa okunmuştur

:

:

:

: