İş insanı Ali Özmen Safa’nın, “250 bin dolarlık konut alana vatandaşlık verelim. Bu kişilerin en az 20 yıl seçme ve seçilme hakkı da olmasın. Bu şekilde 4 bin konut satsak bir yılda ülkeye 1 milyar dolar girer” görüşü tartışılmaya devam ediyor.
“Altın Tapu” olarak adlandırılan bu öneriye dün Ada TV ekranlarında konuk olan HP Genel Sekreteri Gülşah Sanver Manavoğlu da destek verdi.
İş insanı Ali Özmen Safa’nın, “250 bin dolarlık konut alana vatandaşlık verelim. Bu kişilerin en az 20 yıl seçme ve seçilme hakkı da olmasın. Bu şekilde 4 bin konut satsak bir yılda ülkeye 1 milyar dolar girer” görüşü tartışılmaya devam ediyor.
“Altın Tapu” olarak adlandırılan bu öneriye dün Ada TV ekranlarında konuk olan HP Genel Sekreteri Gülşah Sanver Manavoğlu da destek verdi.
“Ülkeye belirli bir düzeyde yatırım yapanlara seçme ve seçilme hakkı olmayan Altın Kimlik verilebilir” diyen Manavoğlu, inşaat sektörünün canlandırılması için iktidarları döneminde çok çalıştıklarını anlattı.
Manavoğlu, şunları söyledi:
“Ali Özmen Safa’nın önerdiği gibi belirli bir düzeyde yatırım yapanlara ‘Altın Kimlik’ çalışması yaptık. Büyük yatırım yapanlar da bu kapsamdaydı. Birden fazla apartman dairesinin yabancılara satılması için kanun gücünde kararname de hazırladık. Askeri bölge yanına yapılan yap-satlar yabancılara satılamıyordu. Bununla ilgili de düzenleme yaptık. Ancak ortağımız tarafından engellendik.”
Bu sözler siyasetin nasıl bir kısır yapı içinde yapıldığının en önemli göstergesi gibiydi. İktidardaki partiler muhalefete düşünce projeler de rafa kaldırılıyordu.
Manavoğlu, CTP’li vekillerin, daimi ikamet belgesi anlamına gelen ve “Beyaz Kimlik” diye formüle edilen belgeyi, “Altın Kimlik” ismiyle andı.
Kendisi de bir iş insanı olduğu için politikacı kimliğinin ötesinde yatırıma ve yatırımcıya kapıları açmayı önemseyen Manavoğlu, yeniden iktidar ortağı olmaları halinde bütün bunları hayata geçireceklerinin de sözünü verdi.
Kendi iktidar dönemleriyle ilgili “Geçmişten dersler çıkardık artık daha fazla halkın içinde olacağız” diyen Manavoğlu, Meclis kürsüsünde gösterdiği çakıl taşını da yanında getirmişti.
Elinde o taşı gösteren HP Genel Sekreteri, “Hükümet sürekli ‘elimizi taşın altına koyduk, ülkeyi hükümetsiz bırakmadık’ diyor. Ama ellerini altına koydukları taş çakıl taşı bu büyüklükte bir taş. Ellerini altına koydukları taş, atamaları imzalamaktan, ihaleleri yapmaktan geçiyor. Hükümetin icraatlarına bakıldığında gailesinin toplum değil koltuk olduğunu görüyoruz” dedi.
Aslında birilerinin gerçekten o taşın altına elini koyması gerekiyor. Yoksa halk ilk seçimde o taşı alıp gereğini yapacak. Bizden söylemesi…