UBP’de gerilim giderek tırmanıyor. Geçen hafta kamuoyun önünde deyim yerindeyse birbirine giren Sağlık Bakanı ile Maliye Bakanı arasındaki tartışma, dün yerini Parti Meclisi’nde yaşanan tartışmaya bıraktı.
Tüzük için yapılan ilk oylamada “hayır” oyu çıktığını ifade eden Zorlu Töre, daha sonra isim isim okunarak yapılan ikinci oylama ile adeta şike yapıldığını savundu.
İkinci oylamanın yapılmasıyla, 20 kişinin oy vermek istemediği için salonu terk ettiğini belirten Töre, tepkiliydi.
Hasan Taçoy da 'Oylama kapalı yapılsa, sonuç farklı olurdu' diyerek Saner’e tepki gösteren cephede yer aldı.
Oylamanın kazananı durumunda olan Genel Başkan Ersan Saner, “Oylama en demokratik şekilde yapıldı” diyerek mutluluğunu dile getirdi. Ancak öfke büyük.
Gergin Parti Meclisi’nin hemen ardından Ada TV’de soruları yanıtlayan Lefkoşa İlçe Başkanı Sadık Gardiyanoğlu, tüzük değişimine “hayır” oyu kullandığını açıkladı.
“Bu değişiklik daha geniş tartışılarak kurultaydan sonra yapılmalı idi” diyen Sadık Gardiyanoğlu, partinin bakanları arasındaki tartışmalara ilişkin de “Vatandaş kızgın, taban tepkili” yorumunda bulundu.
Kurultayını yapamadığı için bir yıldır eleştirilerin hedefi olan UBP, şimdi tüzük kurultayı ile yine okları üzerine çekmiş vaziyette.
Partide bitmek bilmeyen tartışmalar, ülkenin lokomotif partisinin sorunlara odaklanmasını da önlüyor.
Nitekim ücretli PCR kararında bir ara formül arayan hükümet, antijen testlerini aşılılara ücretsiz yapmak gibi bir formül geliştirdi ama bu yeterli mi?
Yeterli olmadığını görüyoruz.
Vatandaş, hükümetin ücretli test kararını protesto etmek adına sosyal medyada örgütlenerek eylem yapma kararı aldı.
Birkaç saat içinde binlerce kişinin örgütlenerek 6 Eylül Pazartesi günü Başbakanlık önünde eylem için birleşmesi, sabır taşının da çatladığının en önemli göstergesi.
Yaşananlar karşısında kimsenin tahammülü kalmadı.
İktidarın büyük ortağı “tüzük kurultayıydı, olağan kurultaydı” derken, bambaşka gündemlere boğuşuyor. Ülke gerçeklerinden kopuyor.
İktidarın küçük ortakları ise kendi içindeki sorunlardan kafasını kaldırıp ülke sorunlarına yoğunlaşamıyor.
O zaman Başbakan Yardımcısı Erhan Arıklı’nın da dediği gibi, bu hükümet halka eziyet haline geliyor.
Kimse şunu unutmasın. Halk bu eziyeti çekmeye mecbur değil. Bizden söylemesi…