Star Kıbrıs’ın dünkü manşeti gündemi 12’den vurdu. Meclis’deki gelişmeler Başbakan Saner’in ocak sonu şubat başı bir seçim tarihi konusunda ikna edildiğini hepimize gösterdi.
Üstelik bir seçim tarihi bile telaffuz edildi. Hükümet ile muhalefetin seçim tarihinin 6 Şubat olması konusunda uzlaştığı açıklandı.
Ancak hükümet seçim yasağının 6 Aralık’ta başlamasını isterken, muhalefet 6 Kasım’da diretti.
Bu tartışma nedeniyle ortalık yine karıştı. Dün de nisap sağlanamayınca Meclis bugüne ertelendi
Hükümetin çalışması gerektiğini belirten Başbakan Saner, seçim yasaklarının 6 Aralık’ta başlaması gerektiği konusunda ısrarlı.
Öte yandan muhalefet öyle bir cephe oluşturdu ki, DP Milletvekili Serdar Denktaş ve Milletin Partisi Genel Başkanı Bertan Zaroğlu’nun da bu cepheye katılmasıyla seçim yasakları konusunda 6 Aralık tarihinin kabul edilmesi imkansız görünüyor.
Çünkü Meclis Genel Kurulu toplanamıyor.
Sabah saatlerinde “muhaceret affı” ve “6 Şubat erken seçim tarihi” konusunda anlaşılması şartıyla meclis nisabına destek vereceğini açıklayan Milletin Partisi Genel Başkanı Bertan Zaroğlu, öğleden sonra Meclis’te hükümet yetkilileri ile görüştü.
Seçim yasaklarının 60 güne çekilmesine tepki gösteren Zaroğlu, Ada TV’ye bağlanarak nisaba destek vermeyeceğini duyurdu. Zaroğlu tepkiliydi, “Böyle giderse bu meclis asla nisabı sağlayamaz” dedi.
Bu görüşün bir dayanağı da elbette hükümetten desteğini çeken DP Milletvekili Serdar Denktaş idi. Denktaş, 'Hükümetin 'ne istersem yaparım' tavrına destek vermem. Uzlaşmayla hareket etmeyi öğrensinler. Bu kafaya destek vermek anlayışıma sığmaz' diyerek nisap krizinde ipleri muhalefetin eline verdi.
Yine dün Ada TV’ye bağlanan CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli de, “Hükümete koltuk değneği olmayız” diyerek, CTP’nin tavrını net bir şekilde ortaya koydu.
Sözün özü, seçim yasaklarının 90 günden 60 güne çekilmesi muhalefet tarafından asla kabul edilmiyor.
Peki neden?
Gerekçe olarak, “2017’de seçim yasakları devreye girmeden yüzlerce dönüm kırsal kesim arazisi dağıtıldığını, onlarca istihdam yapıldığını ve kamu kaynaklarının talan edildiğini” savunuyorlar.
Halkın Partisi Genel Sekreteri Gülşah Sanver Manavoğlu daha da ileri giderek, seçim tarihi ve seçim yasakları tarihi şartına ilave olarak bir de ülkeyi teknokrat bir hükümetin seçime götürmesi gerektiğini savunuyor.
Özetle Meclis bugün de yine birbirini yerken, vatandaş da öfkeyle onları izlemeye devam edecek.
Seçim sandığı kurulduğunda söz sırasının kendisine gelmesini bekleyecek. Bizden söylemesi…