İki ayrı devletten artık dönüş yok

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’nin 38’inci kuruluş yıl dönümü nedeniyle yaptığı konuşmada, iki ayrı devlete dayalı çözüm önerimizden asla vazgeçmeyeceğimizin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’nin 38’inci kuruluş yıl dönümü nedeniyle yaptığı konuşmada, iki ayrı devlete dayalı çözüm önerimizden asla vazgeçmeyeceğimizin altını çizdi.
15 Kasım törenleri için adaya gelen TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın sözleri de aynı yöndeydi. Oktay, iki devletli çözümün bir müzakere pozisyonu olmadığını özellikle vurguladı.
15 Kasım törenlerinde Doğu Akdeniz’de zaman zaman yaşanan gerilime yönelik de önemli mesajlar vardı.
Rum tarafının, tek taraflı hidrokarbon arama çalışmalarına devam edeceğini duyurduğunu hatırlatan Fuat Oktay, “Hiç merak etmesinler onları yalnız bırakmayız. Sondaj çalışmalarımıza kaldığımız yerden aynı hızla devam ederiz. Kimseden çekinmiyoruz, çekinmeyiz. Doğu Akdeniz’de macera arayan her türlü bulur” dedi.
Peki kimdi Doğu Akdeniz’de macera arayan? Başta Rum yönetimi ve Yunanistan’ın bu maceracıların başını çektiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Onlara arkalarından pışpışlayan Mısır ve İsrail’i de katarsak, liste uzuyor.
Ve elbette hepsinin arkasında iştah kabartan doğal kaynaklardan pay almaya çalışan dünya devi şirketlerin bulunduğu büyük ülkeler var.
Bu ülkelerin hiçbir KKTC’nin devamından hazzetmiyor.
Dün 38’nci kuruluş yıldönümünü kutlayan KKTC’den verilen mesajlar bu yüzden çok önemliydi.
“KKTC’nin köklerini derinlere salıyoruz” diyen Başbakan Sucuoğlu’nun da altını çizdiği gibi bu ülkeye yapılan yatırımların bir anlamı var.
Yeni Cumhurbaşkanlığı kompleksinden tutun da yapılan hastanelere, yollara kadar hepsi bu devletin sonsuza dek yaşayacağına olan inancın işaretleri.
Dünya bu mesajı anlamaya başladı. Ancak devletin ismini bile ağzına almaktan utanan bir kesim var ki, onlar bu durumu henüz daha idrak edebilmiş değil.
KKTC’yi federasyon öncesi bir durak olarak görüyorlar.
Ancak fena halde yanılıyorlar. Dünkü 15 Kasım kutlamalarına ve verilen mesajlara bakarlarsa bu ülkenin nasıl kökleştiğini daha iyi anlayacaklar. Aksi halde Kıbrıs Türkü’nün varlığın sürdürebilmesi için başka bir şansı olmadığını da anlamak zorundalar. Bizden söylemesi…

Bu haber 8353 defa okunmuştur

:

:

:

: