Ulusal Birlik Partisi’nin Mağusa’daki seçimlerinde yaşanan olay fıkralara taş çıkaracak türden.
Mağusa İlçe Başkanı Olsan Oran sandığa birkaç oy fazladan atarken yakalanmış. Yakalanınca da “Oy verdiğim sırada masada birkaç zarf gördüm ve onları sandığa atmış bulundum' diyerek kendini savunmuş.
Güler misin, ağlar mısın?
Akıl alacak gibi değil. Aklımızla adeta alay ediliyor.
Siyasette öyle bir kirlenme yaşanıyor ki, önünü alabilene aşk olsun.
Yaşananlara yapılabilecek en iyi yorum, sosyal medyada dolaşan ibretlik bir hikaye.
Cambazın biri, eşeği yularından çekip gelmiş pazara.
Bir başka cambaz yanaşmış:
“Kaça bu eşek.?”
“Bin Lira!”
“Aldım gitti, ver elini helalleşelim.”
Birkaç kişi alıcının kulağına fısıldamış:
“Yahu görmüyor musun, bu eşek topal. Onun için ucuza verdi.”
“O eşek topal değil, tırnağının arasına taş kaçmış. Bu nedenle topal sanıp ucuza elden çıkarmaya bakıyor.”
Eşeği satana koşmuşlar:
“Yahu bu eşek topal değilmiş, tırnağına taş kaçmış”
Satıcı gülmüş:
“Eşek topal olmasına topal da, öyle sansınlar diye taşı tırnağına ben koydum.”
Alıcıya koşmuşlar:
“Yahu bu eşek gerçekten topalmış, taşı o koymuş. Seni de kandırdı, parayı aldı.”
Alıcı dövünmeğe başlamış:
“Vay namussuz vay! Eğer verdiğim para sahte olmasaydı, beni kazıklayacaktı.”
Çağımız insanının ahlâk yapısının özeti ne yazık ki bu.
Yalan söylediklerini biliyoruz.
Yalan söylediklerini biliyorlar.
Yalan söylediklerini bildiğimizi biliyorlar.
Yalan söylediklerini bildiğimizi bildiklerini biliyoruz.
Ama hâlâ yalan söylüyorlar.
UBP’de Mağusa seçimlerinde yaşanan olay ne yazık ki siyasetimizin geneline hakimdir.
Hepimizin bildiği bir yalan tiyatronun içindeyiz. Ne yazık vatandaşa da sadece bu tiyatronun izleyicisi olmak düşüyor.
Bu iş ne zamana kadar böyle devam eder?
Birisi gelip bu yalan tiyatronun içinde kral çıplak diye bağırana kadar.
Ancak o güne kadar, yani bu cesareti gösterecek biri ortaya çıkıp gerçeği söyleyene kadar , bu tiyatro oynanmaya devam edecek.
Bizden söylemesi…