Asgari ücretin 1 Ocak’tan itibaren brüt 7 bin TL geçerli olarak uygulamaya girmesinin kamudaki maaşları da tetikleyeceğini, bunun “wage inflation” yani maaş enflasyonu olarak piyasada hayat pahalılığına olumsuz etki yapacağını belirtmiştik.
Asgari ücretin 1 Ocak’tan itibaren brüt 7 bin TL geçerli olarak uygulamaya girmesinin kamudaki maaşları da tetikleyeceğini, bunun “wage inflation” yani maaş enflasyonu olarak piyasada hayat pahalılığına olumsuz etki yapacağını belirtmiştik.
Gerçekten de öyle oldu. Brüt 7 bin TL olarak açıklanan asgari ücretin ardından yüzde 37.26’lık hayat pahalılığının maaşlara eklenmesiyle birlikte kamuda en düşük maaş 8 bin 345 TL oldu.
Yani özel sektörde asgari ücrete zam gelse de kamu maaşlarıyla aradaki fark kapanmadı.
Peki kamu maaşları nasıl ödenecek?
Devlet bu maaşları özel sektörden topladığı vergilerle ödüyordu. Son zamanlarda pandemiyle birlikte bu gelir kalemlerinde büyük düşüş olduğu için hükümet borçlanma yoluna gitti.
Peki bu borç yükü, yani olmayan para önümüzdeki dönemde kimin omzuna binecek?
Yine dar gelirlinin omzuna binecek.
Hatta sadece bugün değil, gelecek yılların da rehin alınmasına vesile olacak.
Peki ne yapılmalı?
Ülkeyi kanser gibi saran, toplumsal yaşamı alt üst eden enflasyon belasından kurtulmak için çok sağlam ekonomik programlar hayata geçirilmeli.
Halkın en büyük şikayeti hayat pahalılığı ise bu talep duymazdan gelinemez.
Başbakan Faiz Sucuoğlu’nun Ankara ziyaretinde TC Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile yaptığı değerlendirmelerde, en azından UBP yönetiminin artık bu konuda ders aldığını bize gösteriyor.
Sucuoğlu, 23 Ocak sonrasına ilişkin Türkiye’de devletin zirvesine yaptığı değerlendirmelerde “Kelle koltukta bir hükümet sözü verdiği” belirtiliyor.
Bu sözü açmak gerekirse Türkçe meali şudur:
Yıllardır halının altına süpürülen sorunlara artık geçici tedaviler uygulanmayacak.
Gereken her türlü siyasi bedeli de ödemek pahasına atılması gereken adımlar atılacak.
Ülkenin en büyük partisi UBP bu sözü verdiğine göre, diğer partilerin de yeni döneme ayak uydurmak zorunda oldukları bir gerçektir.
Aksi halde yıllardır yaptığımız gibi çamura saplanmış otomobil misali patinaj yapmaya devam ederiz. Bizden söylemesi…