İşverenler Sendikası, işverenlerin, brüt 7 bin TL, net 6 bin 90 TL’lik asgari ücreti yargıya taşımaktan vazgeçtiğini bunun yerine devletin prim desteğine odaklanma kararı aldıklarını açıkladı.
İşverenler Sendikası, işverenlerin, brüt 7 bin TL, net 6 bin 90 TL’lik asgari ücreti yargıya taşımaktan vazgeçtiğini bunun yerine devletin prim desteğine odaklanma kararı aldıklarını açıkladı.
Bu son derece önemli bir karardır. Hükümetin de işverenlerin attığı bu iyi niyetli adıma olumlu yanıt vermesi gerekir.
Asgari ücretle ilgili kısır bir tartışmaya girmemek için büyük fotoğrafa bakmakta fayda var.
Ekonomi iki alanda yürüyor. Bunun bir kanadı kamu, diğer kanadı da özel sektör. Devlete gelince kamu hizmet veriyor ama üretim yapmıyor. Üretimi yapan özel sektördür.
Dünyada son 2 yıldır yaşanan pandemi özel sektörün üzerinden silindir gibi geçti. Şimdi yüzde 40’ın üstünde artan asgari ücretle özel sektör ağır bir yükün altına giriyor.
Asgari ücretin yükselmesiyle kamuda da maaşlar arttı ama günün sonundan devlet bu parayı borçlanarak ödüyor. Bu borcu da daha sonra vatandaşın, yani özel sektörün ödediği vergilerle karşılamaya çalışıyor.
Bu girdaptan bir an önce kurtulmalıyız. Özel sektör şu anda bu ülke için altın yumurtlayan tavuktur. Ancak izlenen bu politikalar altın yumurtlayan tavuğun kesilmesinden başka bir anlam ifade etmiyor.
Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Dünya ne yapıyor? Ona bakalım. Dünyada bütün devletler bu dönemde özel sektörü destekledi.
Bizim ülkemizde de ekonomiyi düze çıkarmanın tek yolu özel sektörü desteklemektir. Devlet nasıl kamuda memurun maaşını ödemek için çabalıyorsa, özel sektöre de bu destek için çaba göstermelidir.
Burada bir strateji geliştirilmelidir. En son devletin verdiği prim desteğinde çalışan sayısının 1 ile 10 arasında olması halinde yüzde 50 destek verilirken, çalışan sayısı 10 kişiden fazlaysa bu destek düşüyordu.
Böyle bir mantık olamaz. Daha fazla insanı istihdam eden adeta cezalandırılıyor.
İş dünyasında güzel bir söz vardır. “Kar aldığın riskin mükafatıdır”
Bir işletme 100 kişi istihdam ediyorsa bir risk alıyordur. Vergi ödeyen, ihracat yapan, istihdama katkı yapan böyle bir işletme nasıl böyle bir teşvik sistemiyle cezalandırılır?
“Ekonomi önceliğimizdir” diyerek hükümet olanlar, bu teşvik sistemini yeniden gözden geçirmelidir.
Aksi halde altın yumurtlayan tavuğu kesmiş oluruz. Bizden söylemesi…