Uğradığı silahlı saldırı sonucu şoförüyle birlikte hayatını kaybeden iş insanı Halil Falyalı bugün son yolculuğuna uğurlanıyor.
Halil Falyalı’yı seversiniz, sevmezsiniz. Orası ayrı bir konudur.
Meseleye böyle yaklaşmak, böyle hunharca bir saldırının ardından hayatını kaybeden biri için yapılacak bir değerlendirme olamaz.
Ancak şurası bir gerçek ki, Falyalı bu toplumun en dara düştüğü pandemi döneminde getirdiği ilaçla bu toplumun bir bireyi olduğunu Kıbrıs Türkü’ne göstermiştir.
Halil Falyalı’nın yatırımları, bu yatırımlarla yarattığı istihdam zaten ortadadır.
Sözün kısası Kıbrıs Türk halkı bugün Falyalı ile helalleşerek onu uğurlayacaktır.
Dün ülkenin en yetkili makamları toplantı üzerine toplantı yaptı.
Bu suikast Falyalı ve şoförü Murat Demirtaş’ı aramızdan alırken, Kıbrıs Türk halkının üzerinde derin bir yara açtı.
Cumhurbaşkanı, Başbakan, soruşturmanın takipçisi olacaklarına söz verdi.
Bütün partilerin genel başkanı cinayetin bir an önce aydınlatılması için söz verdi.
Medya Kıbrıs Türk halkı adına bu sözlerine takipçi olmak zorundadır.
Çünkü bu saldırı Halil Falyalı ve onun ailesine değil, bu toplumunu huzuruna, bu devlete karşı yapılmış bir saldırıdır.
Bu saatten sonra bu ülkede kimse güvende olduğunu iddia edemez.
Hükümeti kurmakla görevlendirilen UBP Genel Başkanı Faiz Sucuoğlu dün YDP ve DP ile görüşmelerine başladı.
Yeni hükümete ilişkin görüş alışverişleri yapıldı.
Siyasal istikrar için nasıl bir yol izlenmesi gerektiği tartışıldı.
Merak ediyoruz acaba bu görüşmelerde bakanlık ve koltuk pazarlıklarının dışında bu ülkenin güvenliğini, huzurunu, asayişini önceleyen bir tavır da sergilendi mi?
Yoksa bana dokunmayan yılan bir yaşasın mantığıyla yine ülkenin en öncelikli meselesinin güvenlik olduğunu görmezden mi geldiler?
Bu suikast bu toplumun en önemli önceliğinin güvenlik olduğunu ortaya koymuştur.
Kimse artık başını kuma gömmesin. Yaşadığımız olay, en acı bir şekilde bize ülkenin içinde bulunduğu gerçeği göstermiştir. Bizden söylemesi…