Tedarikçi firmalar dün istasyonlara yakıt vermedi, benzin istasyonları protesto için kapandı. Benzin almak için saatlerce kuyrukta bekleyen vatandaş perişan oldu.
Tüm bunlar elbette yeni bir akaryakıt zammının habercisiydi. 115 doları aşan petrol elbette böyle bir zammın kaçınılmaz olarak en büyük tetikçisi.
Ancak şurası da bir gerçek. Son 6 aydır her fiyat beklentisinde bu kriz yaşanıyor.
Benzinciler Birliği isyanda. “Dağıtım şirketlerine gerekli ceza ve ikaz gitmeli” diyorlar.
Peki bu sorunu nasıl çözebiliriz?
Petrolün fiyatı daha da yükselirse ne yapacağız?
Litresi 40 liraya çıkarsa ekonomi ne olacak?
Petrol fiyatı artıyor yapacak bir şey yok diye elimiz kolumuz bağlı oturamayız.
Bu akaryakıt fiyatlarıyla ülkede üretim de yaşam da olmaz.
Yapılması gereken gayet basittir.
Küçük bir ülkeyiz. Bunun avantajlarını kullanabiliriz. Bugün ülkemizin yılda tükettiği akaryakıt miktarı yaklaşık 350 milyon litre kadardır.
Bunun büyük kısmını bugünkü rakamlardan sabitleyip tedarikçiye bir finansal yapı kurmalıyız. Bu borcun faizini de elbette devlet ödemeli. Bu fiyatlardan önümüzdeki bir yıl, ya da hiç olmazsa altı ay mazot fiyatları sabitlenebilir.
Akaryakıt fiyatlarını bugünkü durumda dondurmak için yol bellidir.
Dünyada akaryakıtın depolanabileceği yerler var. Bunlar kiralanır. 6 aylık akaryakıt depolanır. İlgili firmalara bu akaryakıt aldırılır. Bununla ilgili finansal bir çözüm sağlanır. Faiz farkını da devlet karşılar. Burada devletin bir kuruşluk zararı olmaz. Çünkü önümüzdeki dönemde bu faizi fiyatlarına yansıtır. Ama benzinin litresi yine de asla 40 TL’yi bulmaz.
Ama bu önlemler alınmazsa 6 ay sonra Brent Petrolü 180 dolara çıkması halinde benzinin litresi 40 liraya ulaşır.
Bu da ekonomide tam bir çöküş demektir. Birçok ürünün fiyatının belirlenmesinde, akaryakıt maliyetleri önemli etkendir.
Akaryakıt fiyatları ülkede iğneden ipliğe tüm ürünlerde de zamları tetikler.
Bu ekonomik kıyamet senaryosu ne yazık ki şu anda hükümet tarafından öngörülemiyor.
Akaryakıtta yaşanan kriz bekle gör mantığıyla geçiştirilmeye çalışılıyor. Ancak bu kriz bekleyerek geçecek gibi değil. Şimdiden uyaralım. Bizden söylemesi…