50 bin kişilik getto mu?

Rusya-Ukrayna krizi dünyayı derinden sarsmaya devam ediyor. Birleşmiş Milletler, Rusya'nın işgali nedeniyle ülkesini terk etmek zorunda kalan Ukraynalıların sayısının 4 milyonu geçtiğini açıkladı.

Rusya-Ukrayna krizi dünyayı derinden sarsmaya devam ediyor. Birleşmiş Milletler, Rusya'nın işgali nedeniyle ülkesini terk etmek zorunda kalan Ukraynalıların sayısının 4 milyonu geçtiğini açıkladı.
Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock ise mülteci sayısının 10 milyonu bulabileceğini tahmin ediyor.
BM Mülteciler Örgütü'ne göre Avrupa'da 2. Dünya Savaşı'ndan sonra en hızlı büyüyen mülteci krizi yaşanıyor.
Ukraynalı mülteciler, büyük ölçüde batıdaki Polonya, Romanya, Slovakya, Macaristan ve Moldova gibi komşu ülkelere gidiyor. Az sayıda kişinin de Rusya ve Belarus'a sığındığı belirtiliyor. Avrupa Birliği ülkeleri ve Almanya da sığınmacıları kabul eden ülkeler arasında yer alıyor.
TC İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ilk iki haftada 58 bin Ukraynalı mültecinin Türkiye’ye geldiğini açıkladı.
BM’nin neredeyse 70 yıldır yürürlükte olan Mülteci sözleşmesine göre, savaştan kaçan insanları üye ülkelere gönderip koruma ve orada her türlü ihtiyacının karşılanmasını güvence altına almak gibi sorumluluğu var.
Ancak ülkemizle ilgili ortaya atılan iddia, ne yazık ki bu masum duyguların arkasında çok başka iddiaların olabileceği ihtimalini gündeme getirdi.
İddiaya göre, Yahudi asıllı bir işadamının, KKTC’de kendilerinin satın aldıkları topraklara yerleştirecekleri konteynerde 50 bin kişilik bir yerleşim yeri kurmayı, buralara da Ukrayna’dan gelenleri yerleştirmeyi önerdi.
Güvenilir kaynaklardan elde edilen bilgiye göre, zaman zaman Kıbrıs’ta bulunan ve ismi bizde saklı olan bu Yahudi asıllı işadamı, başta Esentepe ve Karpaz’da olmak üzere kendilerine ait arazilerde konteynerden bir kent kurmayı öneriyor.
50 bin Ukraynalı’nın her türlü ihtiyacı da bu kentte karşılanacak.
Buraya kadar gayet güzel, hoş, masumane sayılabilecek bir girişim.
Peki bu insanlar sonsuza kadar burada mı kalacak?
Savaş kısa bir zaman sonra bitince bu 50 bin kişi ülkesine dönmeyecek mi?
Güvenlik kaynaklarının endişesi de işte burada başlıyor.
Bu yerlerin daha sonra gettolara dönüşmeyeceği nereden belli?
Avrupa ülkelerinde Yahudilerin gönüllü olarak yerleştirildikleri ve her türlü gereksinimini başka yere gitmeden karşılayabildikleri mahalle olarak tanımlanan “getto”ların, ülkenin geleceği için büyük tehlike oluşturabileceği belirtiliyor.
Şu anda ülkede başta Esentepe ve Karpaz olmak üzere birçok Yahudinin gerek kendi adına gerekse nominee (temsilen) olarak bazı avukatlara aldırdıkları topraklar olduğu biliniyor.
Acaba bu topraklar, gettoların oluşturulması için bir temel mi teşkil edecek?
Gündelik tartışmalarla o kadar meşgulüz ki bu kadar kritik bir konu ülke gündemine gelir mi bilmiyoruz?
Ancak kendi topraklarında kiracı durumuna düşen Filistin’in durumu ortadayken, bu konuda çok dikkatli olmamız gerektiği de bir gerçek. Bizden söylemesi…
Bu haber 7899 defa okunmuştur

:

:

:

: