Türkiye’nin duayen mizah yazarı , araştırmacı rahmetli Aziz Nesin’i bilmeyen yok gibi .
Bizim jenerasyon büyük ustayı çok iyi bilir .
Ankara’da hukuk mektebinde okurken . Zaman zaman imza etkinliği düzenlenir ve kitapları imzalanırdı .
Bu etkinliklerde , tanıma olanağı buldum . Elimdeki kitapları ve sergiden satın aldıklarımı imzalatmıştım .
Demokrasi mizah kitabını çok beğenmiştim . Üzerinde ayak üstü sohbet yapmıştık .
Gerçekleri dile getirdiği için de Sivas’ta Madımak Otelde düzenlenen bir etkinlikte ( Pir Sultan Abdal ) yakılmak istendi . O etkinlikte , 35 masum kişi , iki de saldırgan yanıp ölmüşlerdi .
Aziz Nesin ve diğerleri ise merdivenlerle , pencerelerden kurtarılmıştı .
Ülkemizde o kadar yazılacak malzeme var ki bunu mizahımsı olarak kitapları dolduracak yegane birisi idi .
Bu vesile ile Aziz Nesin’i de yad etmiş olduk .
Dün , geçen ayın elektrik faturalarını ödemenin son günü idi .
Vatandaş zamma girmesin diye , son gün olarak faturalarındaki miktarları ödemek için kurumun ilgili veznelerine akın etti .
Son ödeme tarihine doğru , veznelerde her zaman bu izdiham oluyor .
Bu tarihlere özgü , veznelerdeki personelin artırılması gerekmez mi ?
40 derece sıcaklıkta vatandaşa bu reva görülmemeli diye düşünüyorum .
Temmuz itibarı ile elektrik tarifelerine 60 kr ‘luk bir zam geldi . Verilen hayat pahalılığının büyük bir gommasını alıp götürdü . Tabii bunun dolaylı olarak tüketim maddelerine yansımasından , yapılacak zam , bunun dışında .
Elektriğe zammı getiren idare . Akaryakıtta indirime gidileceğinin müjdesi veriliyor .
İşte tam Aziz Nesinlik malzeme .
Crant Montana’da son yapılan görüşme tutanağının kaybolduğu . Her iki sarayda da bulunamadığı .
Nelerin kayıt altına alındığı . Tarafların birbirlerine neler önerdiği . Nelerin kabul edildiği kamu oyundan gizlendi .
Bu açıklansa idi .
Son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde , Sn. Akıncıya sandıktan çıkan oy miktarı ayni olur muydu ?
Güneyde de bu tam manası ile resmi ağızdan açıklanmadı .
Çünkü Türk tarafının verdiği tavizlere rağmen , Anastasiadis ve mahiyeti bavulları toplayıp görüşme masasını terk etti .
Tutanak açıklansa idi Anastasiadis yerinde oturabilir miydi ?
Şeytan alıp , cin götüren tutanaklar . Meğer Haravgi Gazetesine götürülmüş ve şimdilerde deşifre edilmiş .
Bunları herkes okumuştur yazmaya gerek duymuyorum .
Güneydeki yönetim . Kendine ait olduğunu iddia ettiği deniz yetki alanlarında , tek başına yetki verdiği şirketlerle faaliyete geçmiş durumda .
Türkiye de kendisine ait olduğu iddiasında bulunduğu yetki alanlarında sondaja başlamak için Sultan Abdülhamit gemisini Karpaz açıklarında doğu ve güneye doğru , sondaj için harekete geçirdi .
Bunun için de NOTAM yayınladı .
15 Ağustos itibarı ile Eylül sonu .
Güneyde ve Yunanistan’da paçalar tutuştu .
Ukrayna ve Rusya arasında arabuluculuk yaparak , bölgenin “lideri “ olarak lanse edilen Türkiye ‘ye . Başta NATO , AB ve ABD olmak üzere bütün batılı liderler ve devlet başkanları övgüler düzmüşlerdi .
Bu yazacaklarımı dikkatli okuyunuz !
Türkiye bu sondajlara başladığı an , bu övgüler sövgülere dönüşecek ve Türkiye “ TU KAKA “ olacaktır .
Görevi sona eren İngiltere’nin yüksek komiseri , giderayak , adada tek çözümün federasyona dayalı bir anlaşma ile mümkün olacağını açıkladı .
Kaygı , İngiliz Hükümran Üsleri .
Oralarda barınmanın yolu , güneye mavi boncuk dağıtarak , misyonunu tamamladı .
Vatandaşlarımız , devlet dairelerindeki personelin davranışlarından çok rahatsız . İşler, ağır aksak gidiyor bir yana . Kamu çalışanının, vatandaşı karşılaması ve davranış şekli de vatandaşlar tarafından şikayet konusu .
Yüzler aşağıda , yaptıkları görev angarya imiş gibi , suratları ile vatandaşları dövmekten de öte davranış biçimleri sergileniyor .
Tabii istisnalar kaideyi bozmaz . Bu yazılanlar da tümüne şamil olmaz .
Devlet çalışanlarını , insan ilişkileri üzerinde hizmet içi eğitime tabii tutarak bu giderilebilir diye düşünüyorum .
Tüm kamu görevlileri , pedagojiye tabi tutularak şikayet konusu olan bu durum da ortadan kaldırılabilir .