Yabancılara dört konut edinme hakkı Meclis komitesinde görüşülüyor. Yasa geçerse karı koca ve iki çocuk olan bir aile kişi başına dörder konuttan 16 konut edinecek. Yasayla ekonomide önemli bir ivme hedefleniyor. Ancak her ne hikmetse yasa yürürlükte altı ay kalacak. Altı ay içerisinde devir işlemi gerçekleştirilmezse fırsat kaçacak.
Yabancılara dört konut edinme hakkı Meclis komitesinde görüşülüyor. Yasa geçerse karı koca ve iki çocuk olan bir aile kişi başına dörder konuttan 16 konut edinecek. Yasayla ekonomide önemli bir ivme hedefleniyor. Ancak her ne hikmetse yasa yürürlükte altı ay kalacak. Altı ay içerisinde devir işlemi gerçekleştirilmezse fırsat kaçacak.
Bunun nedenini anlayan varsa beri gelsin. Madem ki siz yabancı yatırımcıyı ülkeye çekmek için bir gayret içindesiniz, neden o halde bunu altı ayla sınırlı tutuyorsunuz? Bu yasanın belli bir çevrenin siparişi olduğu konusunda ciddi şüpheler var. Bu şüphenin dayanağı olarak da şu gerekçe ortaya konuyor: “Hangi inşaatçı, altı ay içerisinde müşteri bulup da bir yabancıyı dört ev alması için ikna edebilir?”
Acaba bu evler daha önce satıldı da şimdi bunlara yasal bir kılıf mı hazırlanıyor? Madem öyle samimisiniz, bu işte adrese teslim bir yasa çalışması yapmıyorsunuz, o zaman şu soruya yanıt verin. Bu işe süre kısıtlaması koymazsanız ne kaybedersiniz? Belli ki birileri dört satışı çoktan gerçekleştirdi.
Altı ay içinde de bu devir işlemleri gerçekleştirilecek. Bu işin altından da rant planı olarak ünlenen imar planında olduğu gibi bazı inşaat şirketleri nemalanacak. Ahbap çavuş ilişkisi içinde bu şirketlerin önü açılacak. Görülüyor ki yabancılara dört mal edinme hakkı, sadece birkaç inşaat şirketinin cebini doldurmayı hedefliyor.
Mesele sadece bununla da sınırlı değil.
Üç yıl önce ortaya konan Mağusa İskele Yeniboğaziçi imar planı öyle bir rant planı haline getirilmişti ki tüm kesimlerin öfkesini çekti. Elbette dönemin Başbakanı Ersin Tatar da bu plana evet diyemezdi. O da üstüne düşeni yaptı ve bu planı imzalamadı.
Ondan sonra gelen Ersan Saner de, Faiz Sucuoğlu bu plana geçit vermedi.
Şu anda yapılması gereken imar planında konunun bütün taraflarını masaya oturtup çözüm bulmaktır.
Geçtiğimiz hafta İskele Kalecik’te bazı müteahhitler dışlanarak, hep bildiğimiz birkaç şirket yine kendi çıkarları doğrultusunda bir rant planı oluşturmak için harekete geçti.
Savcıdan görüş alıp yeni bir rant planına kapı aralamak istiyorlar.
Öyle görülüyor ki İskele’de yapılan Bakanlar Kurulu da bu şirketlere cesaret verdi.
Şimdi merak edilen şu: Ersin Tatar, Ersan Saner ve Faiz Sucuoğlu’nun geçit vermediği rant planına Ünal Üstel ‘evet’ diyecek mi? Uyarıyoruz. İskele artık rant değil, adalet istiyor. Bizden söylemesi…