Gençlik sözcüğü pek nadir de olsa beni ürkütüyor. Neden mi? Bazen, onlara nasıl davranacağımı bilemeyebiliyorum. Bizim dönemimizle onlarınki arasında dünya değil; uzay kadar farklılık bulunuyor. Öyle davransam olmuyor; böyle davransam hiç olmuyor. Zaman oluyor ki onların olduğu yerden bir an uzaklaşıp o ortamdan kurtulmak isteyebiliyorum. Sonra da sağlıklı düşününce belki de kendimin de onların yaşlarındayken bu şekilde davrandığım aklıma geliyor. Bence, öyleydi.
Teenager
Gençlik, bebeklikten yetişkinliğe kadar olan dönemi anlatmak için kullanılan terim. Bu terimin fizyolojik, demografik, sosyolojik durumu yansıtmada bir alt kültür olarak kullanılmasında ergenlik, teenager, grup etkileşimi üzerinde durulur. Eğitim ve toplumsal hareketler araştırmalarında belirtilen bir toplumsal adlandırmadır. Gençlik, bana göre yaşamımızda en garip davranışlarda bulunan, her sözü üzerine alan, düşündüğünü rahatlıkla söyleyebilen, kendine güvenen, ilgi çekmeye çalışan, zeki oluşunu kullanmak isterse kullanan, en zor dönemden geçen ve bu zor dönemin acısını da özellikle yakın çevresine yaşatan yaş grubunu oluşturuyor. Onları her zaman anlamak zor oluyor. Ne istediklerini, davranışlarımız karşısında nasıl tepki vereceklerini kestirmek olanaksız. Anlık değişimler yaşıyorlar.
Her An Değişiyor
Çok değişik bir zamandan geçiyoruz. Daha da neler göreceğimizi şimdiden kestiremiyoruz. Her şey, her an değişiyor ve bir şeylere dönüşüyor. Teknolojik gelişmelere paralel olarak algılarımız, alışkanlıklarımız da bu değişimden nasibini alıyor. Elbette teknolojiye hızlı ayak uydurabilen gençler, bu değişim ve dönüşümden daha fazla etkilenebiliyor. Onların olumlu ya da olumsuz etkilenmeleri, bizleri de etkiliyor. Onların bu çağda yaşadıkları, yapmak zorunda kaldıkları mı; yoksa bizlerin bu çağa göre hiçbir şeysizliğimiz karşısındaki durağanlığımız mı iyiydi? Dijitalleşen çağda gençler ne yapıyor, onları ne bekliyor, teknolojik gelişmeler onları nasıl etkiliyor?
Dijital Çağdaki Gençliğimiz
Dijital çağ, Dünyamızı yenilemiş oldu. Gençliğimize yepyeni kapılar açtı. Peki, bu kapılardan geçip de doğruya ulaşabilmek, ne kadar kolay? Gençlik, artık farklı iş alanlarıyla karşı karşıya. İş seçerken evden de online çalışılabileceği seçenekler arsında yer alıyor. Nerede olurlarsa olsunlar iş yapabiliyor, bu işten kazanç sağlayabiliyorlar. Tabii ki dijital çalışmanın getirilerinin yanında götürüleri de oluyor. Bilgisayara, tablete, telefona fazlaca bakmaktan göz problemleri yaşanabiliyor. Fazla zamanlarını almıyor gibi görünse de bilgisayar karşısında zamanın nasıl geçtiğini anlayamıyor olabilirler. Sıklıkla, insanlardan uzak yaşamaya başlayabiliyorlar. Maneviyatın yerini maddiyat alabiliyor. Dijital dünya, onları ekran başında fazlaca tutabiliyor. Böylece, zamanın nasıl geçtiğini anlamayıp günlük yaşam, dijital yaşamın içinde eriyip gidebiliyor. Yaşam, çok önceden yeni dijital kalıpları kabul etmiş gibi. Fakat, tüm bunlara uyum sağlarken ayaklarımız da yere basmalı. Bilmeliyiz ki sanal yaşamlarımızın yanında günlük, anlık duygulanmalarımız, manuel yaşamlar da bulunuyor.