Ecevit zamanında başlatılan gelenek , devam ettirilmektedir .
Seçilen hükümet başkanlarının ilk resmi ziyaretinin , KKTC’ye yapılması. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Kıbrıs Türklerine verdiği önemi ve adada bakiliğinin garantörlüğünü , dünyaya göstermek için başlatılan bir harekettir .
Bu , sistemin değişikliğinden sonra , Cumhurbaşkanlığı seviyesine yükseltildi .
Sn. Erdoğan , günü birlik denilen ziyareti , ayni gün Bakü’ye yapacağı ziyaret nedeni ile , saate indirgemiş .
Millet ittifakının baş danışmanı olan Uluçevik’in , Kıbrıs’la ilgili yapmış olduğu olumsuz açıklamaların ardından . Sn. Erdoğan’ın , yeniden seçilmesi ile Lefkoşa’da Cumhurbaşkanlığında yaptığı basın açıklaması yüreklere su serpti .
Sn. Tatar’ın yeni vizyonu olan “Kıbrıs Türk Halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası statünün” teyidinin , TC tarafından olmazsa olmazı olduğu vurgusu yaparak . Müzakere , isteniyorsa , onun yolunun KKTC’nin tanınmasından geçtiğini de basa basa açıklamıştır .
Bu , Kıbrıs politikası ile yeni vizyonda bir değişiklik olmadığını göstermesi bakımından da önemli bir mesaj olmuştur .
Bu açıklama ile TC Devletinin , Kıbrıs konusunda , BM Teşkilatının Genel Kurulunda yaptığı , KKTC’yi tanıma çağrısını , Lefkoşa’da yaptığı açıklama ile pekiştirmiş oldu .
Tanınma ile ilgili olarak da , seçildikten sonra , yapmış olduğu ilk hamle .
KKTC’den , Azerbaycan’ın Bakü Hava Alanına , yeniden seçilmesinden sonra direkt uçuşla , gitmesi . Dünyaya verdiği önemli bir mesaj olsa gerek .
Basın açıklamasında , Güneyi de aklıselime çağırarak , gerçeklerle yüzleşilmesini istedi .
Bu mümkün olur mu ?
Ne mümkün ?
Masayı deviren Hristodulidis , hayal peşinde koşmaya devam ediyor .
AB’ne yapacağı ziyarette , AB’ne Kıbrıs müzakerelerine katılmayı önerecek miş !
Halk indinde buna , şu yakıştırma yapılır .
“Kendi çalar , kendi oynar” diye .
Güneyin , Sn. Erdoğan’ın ziyaretini , gayri yasal olarak açıklamasına ne demeli?
Aklıma , rahmetli Ecevit geldi .
Ecevit 1973 seçimlerinde , CHP’nin seçim kitapçığına , Kıbrıs konusu ile ilgili paragraf ayırarak . Soruna , çözümün , Federasyonla mümkün olacağını , seçilmeleri durumunda da , bunun için çalışacaklarını duyurmuş . Bunu , Koalisyon Başbakanı olarak da hükümet programına koydurmuştu .
Bu , güneyde büyük tepki görmüş ve Rum yönetimi , Papazın başkanlığında yaptığı toplantıda . Bakanlar Kurulu kararı ile rahmetli Ecevit’in adaya gelmesi yasaklanmış .
Bir sene sonra , Türk Ordusu , arkasından da Ecevit adaya gelmişti .
Tabii , Türk tarafının ve TC’nin Federasyon önerileri karşısında , Amerika’nın da baskısı ile metazori masaya oturdular . Fakat , işi yarım asırdan fazla oyalayarak , Türk tarafının yeni vizyon görüşünün ortaya atılmasına , çok büyük katkılar yaptılar .
Şimdi yeni dümenler çevirerek , bir asır daha işi oyalamanın gayreti içindeler .
Boşuna gayret .
Cini , lambadan çıkardılar .
Tekrar lambaya girmesi mümkün mü ?
Bakü’deki resmi temaslarda da Sn. Erdoğan , çok önemli açıklamalar yaptı .
Zengezur projesinin behemehal uygulanmasının önemine vurgu yaparak . Bunun en erken bir zamanda halli için de Sn. Aliyev’den talepte bulundu .
En önemli talebi ise .
Her ailenin 5 çocuk yapmasını istemesi oldu .
Azerbaycan nüfusu 10 milyon kusur .
Azerbaycan’ın ayakta durabilmesi için , çok küçük bir miktar .
Bu talep üzerine , Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in .
Çalışacağız sözcüğü ile yanıt vermesi . İki liderin de karşılıklı gülüşmelerine vesile oldu .
Aliyev’in , dış politikada , tek bir görüş altında icraat yapılacağı konusundaki açıklaması . İki Devlet , Tek Millet olarak , bütünselliğin devam edeceği sonucunu ortaya çıkarmış oldu .
Batı için çok önemli bir gelişme ise , Azeri gazının , Avrupa’ya , Türkiye üzerinden servis edilmesi için yapılmakta olan çalışmalar .
Kıbrıs’tan , Yunanistan’a , Ege için verilen mesaj ise .
Barış projesinin devam ettiğini . Bunu ortadan kaldıracak gelişmelerin olması halinde . Türkiye’nin başka projeye geçeceğinin sinyali oldu .