Gazze’de sona eren ‘insani ara’nın ardından vahşet tüm hızıyla sürüyor. Daha ilk gün dolmadan İsrail’in katlettiği Filistinlilerin sayısı 109’a yükseldi.
Dünyanın gözü önünde adeta bir katliam, soykırım yaşanıyor.
Belli ki İsrail bu katliamı en az 10 yıl önceden planladı. Hatta bu insanların Mısır’da sürülecekleri yerler bile ayarlandı. Bugüne kadar 16 bin insanın katledilmesinin ardındaki amaç, kendi dinlerinde ‘vaat edilmiş topraklar’ olarak adlandırılan yere hakim olmak.
Bunu yaparken ikinci dünya savaşında Almanların kendilerine uyguladıkları soykırıma daha rahmet okutacak bir yaklaşım sergiliyorlar. Tüm bunlar dünyanın gözleri önünde oluyor.
Dünyada 8 milyar insanın gözlerinin içine bakarak, ‘ben istediğim kadar öldürürüm, istediğim zaman dururum, istersem atom bombası dahi kullanırım. Kimse de bir şey yapamaz’ diyor.
Ne yazık ki yakın coğrafyada birçok Müslüman ülkenin yönetimi de parayla satın alındı. Olan biteni sadece izliyorlar.
Gelelim başta ABD olmak üzere her fırsatta hukukun üstünlüğünü, insan haklarını dilinden düşürmeyen Batılı devletlere…
Yaşanan bu vahşetin ardından dünya aynı kalmayacak. Artık “demokrasi, adalet, insan hakları” kavramlarını dillerinden düşürmeyen bu ikiyüzlü devletlerin maskesi düşmüştür.
Dünya artık bu devletleri dinlemeyecek.
2008 yılında dünyada yaşanan krizin ardından nasıl ekonomik kontrol ve güç batıdan doğuya geçtiyse bugün de durum aynıdır.
Artık doğudaki ülkeler kendilerine sürekli insan hakları dersi veren batıyı dinlemeyecek.
Dünyada denge bozuldu. Bilhassa ABD dünyada kendisine biçtiği rolü kaybetti. Bu saatten sonra vuran vurana, kıran kırana bir düzen başladı. Bundan sonra ne olacağı da belli değil.
İsrail yönetimi adeta dünya siyasetinde kaos yarattı. Bundan sonra üçüncü dünya savaşını bile başlatabilecek siyasi hataların bedeli ağır olacak.
İsrail saldırılarına bahane olarak Hamas’ı kullanıyor. Peki Hamas nerede? Hamas yer altında…
İsrail bugüne kadar çoluk çocuk 16 bin insanı katletti. 10 bin kişinin de enkaz altında olduğu söyleniyor. Peki ne kadar Hamas üyesi öldürüldü? Böyle bir rakamı açıklayamıyor. Çünkü ölenler sadece siviller, sadece kadın ve çocuklar…
Dünyada bu çatışmayı durduracak bir hakem yok. Birleşmiş Milletler’in hiçbir değeri, kıymeti kalmadı.
Yaşanan zulüm karşısında sessiz kalan Batılı ülkelere isyan giderek büyüyor.
Lanet olsun bu vahşeti seyreden sözde Müslüman ülkelerin yönetimlerine, lanet olsun böyle çağdaş batılı devletlere…