Yoğun bir diplomatik baskıya rağmen , GKRY Kırgızistan’dan umduğunu bulamadı .
Kırgızistan Cumhurbaşkanı , KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Tatar’la el sıkıştı ve baş başa görüştü .
KKTC ,TDT’da gözlemci üye sıfatını taşımakta .
Bu sıfatla , Kırgız Cumhurbaşkanı Caparof ‘ la Sn. Tatar görüştü .
Başbaşa görüşmenin ardından , heyetler arası görüşmeler de gerçekleştirildi .
Prosedür üye devletlere uygulananın aynisi , yerine getirilmiştir .
Görüşmede her iki devletin bulunduğu noktadan daha ileriye gidilmesi de ele alınarak , formüller üzerinde tartışıldı .
Heyetler arası görüşmelerde , turizm ve eğitimin Kırgız halkına nasıl daha yoğun olarak sunulabileceğinin sorusuna , çözümler bulunmaya çalışıldı .
Türk heyeti , bunun yanında daha nelerin yapılabileceğinin de altını çizdi .
Sn. Tatar , Caparof’tan direkt uçuşların Ercan a yapılabilmesi için de talepte bulundu .
Talep , yerinde bir talep .
TDT ‘nın ikinci asli üyesi , KKTC Cumhurbaşkanı ile baş başa olarak görüşmüştür .
Üye devletler :
Azerbaycan , Kazakistan , Özbekistan , Kırgızistan ve Türkiye’dir .
Gözlemciler ise :
Macaristan , KKTC ve Türkmenistan .
Bir asli üye olan Türkiye , KKTC ‘yi tanıyor .
Azerbaycan ve Kırgızistan ise resmen tanımamasına rağmen , KKTC Cumhurbaşkanı ile görüştüler .
Ardından heyetler karşılıklı görüştü .
Sıra , Kazakistan ve Özbekistan’la , Gözlemci üye olan Macaristan ve Türkmenistan’da .
TDT ile güzel görüşmeler ve güzel gelişmeler olmaktadır .
Tabii , burada Türkiye’nin girişimleri ve katkıları yatsınamaz .
Bu işler o kadar basit ve kolay olmasa gerek .
Hele hele , batılı emperyal güçlerin baskı ve tehditleri de devamlı yapılmasına rağmen , bu işler yapılıyorsa . Bu işlere güzel demeyelim de ne diyelim ?
Bu güzel işlerin olmaması için , güneyin ne denli bir takoz politikası güttüğü , hepimizin malumudur .
Bu güzel işler , Güneyin paçalarını tutuşturmuşa benziyor .
Federasyon diyerek ağzını yırtan 2‘ci Nikos , tanınma süreci başlatmış olan , Türkiye ve KKTC’nin önüne , Federasyon takozunu koymak uğraşı ve çabası içindedir .
Takozunun en güçlü dayanağı ise , federasyon görüşmelerinin başlama arifesindeymiş gibi bir hava yaratarak , dünya kamuoyunu aldatma çabası içinde.
BM‘in elçisi de atanıyor , görüşmelere çok yakında başlanıyor havası , pervane ile estirilmeye çalışılıyor .
Batılı emperyal güçler de bu suni esintinin içinde seyrediyor .
Sn. Tatar’ın , Kırgızistan’da , görüşmelere iki devlet ve uluslararası statünün teyidini basa basa dile getirmesi ise , bir kararlılığın teyidi olsa gerek .
Dışarıda , güzel şeyler oluyor .
Bu güzellikleri , içeriye de yansıtabilme becerisini ne zaman göstereceğiz .
5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü , kutlanmakta .
5 Aralık 1934’ te , Yüce Atatürk’ün talimatları ile Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını veren yasanın , TBMM’de kabulü ile Türk kadını , tarihte bir çok dünya kadınlarından önce , siyasal haklarını kazanmışlardı .
Bu yasa ile , Yüce Atatürk’ün Türk Kadınına verdiği önem de kanıtlanmış oluyordu .
BM , 1952 de uluslararası bir sözleşme ile tanıdığı bu hakkı . Yüce Atatürk , 18 yıl önce Türk Kadınına tanımıştı .
BM , belki de 1934 ‘dün utancı ile bu sözleşmeyi yapmıştır .
Yüce Atatürk , bu konuda da zirvede .
BM , bile , O’nun gerisinde kalma becerisini göstermiştir .
5 Aralık , Dünya Kadın Hakları Günü , kutlu ve mutlu olsun..
Nurlarda yat yüce Atatürk .