Hükümetin en zor günü!

Hükümet ile hayvancılar arasında bir haftadır süren gerilim sendikaların da verdiği destekle bugün genel greve dönüyor.

Hükümet ile hayvancılar arasında bir haftadır süren gerilim sendikaların da verdiği destekle bugün genel greve dönüyor.
Çok sayıda eylemci bugün saat 11.00’de Başbakanlık önünde toplanmaya hazırlanırken, polis de olağanüstü güvenlik önlemleri aldı…
Hükümetin en zor günü. Herkes nefesini tuttu.
Eyleme katılanlara büyük sorumluluk düşüyor. Toplumsal huzur ortamını bozacak hal ve davranışlar, bu ülkede yapılan tüm demokratik mücadele süreçlerine büyük zarar verir. Bunu kimse unutmamalıdır...
Hükümet son ana kadar geri adım atmadı. İthal et kararını savunan hükümet ortakları, hayvancıya da zaten gerekli desteğin verildiğini savunuyor.
Hayvancılar ise tam tersi fikirde. Aldıkları desteğini yeterli olmadığını, ithal et kararının ülkede üretimi bitireceğini savunuyor.
Bir haftadır Başbakanlık önünde süren sert eylemin bugün genel greve dönmesi muhalefeti mutlu etti.
Erken seçim talebiyle ellerini ovuşturan muhalefet, hükümeti ülkeyi yönetememekle suçluyor.
Yani herkesin bir hesabı, herkesin bir çıkarı var. O yüzden herkesten farklı açıklamalar geliyor.
Peki halkı düşünen var mı?
Yaşanan hayat pahalılığı karşısında alım gücü günbegün eriyen vatandaş, yapılan tüm bu tartışmaları soğukkanlılıkla izliyor.
Bir tarafta hükümetin tüm hayat pahalılığının sorumluluğunu hayvancının üstüne yıkma çabası, diğer tarafta hayvancının hükümet otoritesini yok etmeye yönelik adımları…
Tüm bunların bu ülkede yaşayan sıradan vatandaşa faydası yok.
Mesele halka ucuz et yedirmekse eğer, sütte, peynirde, zeytinyağında, unda, şekerde pahalılık yok mu?
Hadi diyelim ette hayvancının tutumu nedeniyle ucuzluk sağlanamıyor. Diğer temel gıda ürünlerinde elinizi kolunuzu bağlayan ne?
Bugünkü genel grevin ortasında toz duman arasında bu sorulara mantıklı yanıtlar bulmaya çabalamak beyhude bir çaba olarak görülebilir.
Ancak bugüne kadar yapılan genel grevleri hatırlayalım. Bu eylemler bize ne getirdi? Ülke olarak geldiğimiz nokta bizi tatmin ediyor mu?
Taraflar bir masaya oturup karşılıklı diyalog ortamı oluşturulmadan eylemle, grevle sonuç alınamadığını gördük.
Hükümete düşen bu diyalog kanallarını açmak, eylemcilere düşen görev ise bugünkü gösterilerde taşkınlığa mahal bırakmamaktır.
Son bir söz de ellerini ovuşturup bugünkü genel grevi bekleyen muhalefete. Bu sorunlar yarın iktidara geldiğinizde sizin de baş etmek zorunda olduğunuz sorunlardır. Dün ak dediğine yarın kara dememek için toplum sizden daha tutarlı bir siyaset bekliyor. Bizden söylemesi…

Bu haber 484 defa okunmuştur

:

:

:

: