Sonunda nihayet diyalog kapısı açıldı, Hayvancılar Birliği ile Başbakan Ünal Üstel bir araya geldi.
Toplantının ardından 10 gündür yaşanan gerilimin sona ereceği izlenimi doğdu.
Başbakan Ünal Üstel, taleplerin bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısında görüşüleceğini belirtti.
Peki madem iş böyle tatlıya bağlanacaktı biz günlerdir Başbakanlık önünde oynanan bu gerilim filmine neden tanıklık ettik?
Neden pazartesi günü yaşanan grevle ülke genelinde hayatı durdurduk?
Bir tatil şirketinin 13 ülkeden 9 bin kişiyle yaptığı araştırmaya göre dünyada en az tatil yapan ülke yılda 16 gün ile Japonlar.
Amerikan vatandaşları ise 17 günlük tatil hakları ile Japonların ardından en az tatile çıkan ikinci millet oluyor. Avrupa’da ise yılda 28 gün tatil hakkına sahip olan İngilizler, uzun çalışma saatleriyle çalışkan olarak biliniyor.
Ankette Türkiye yer almıyor. Ancak uzmanlar Türkiye’de tahmini olarak kişi başına yılda ortalama 15 gün tatil yapıldığını düşünüyor. Resmi ve dini bayramlarla bu süre yılda 25 güne çıkabiliyor.
Bizi ise hiç sormayın. Durumlar daha karışık. Ülkemizde pazartesi günü yapılan grevler gibi eylemleri de eklersek, resmi ve dini tatillerle birlikte çalıştığımız günleri saymak daha kolay hale geliyor.
365 günün neredeyse yarısı tatil ve grevlerle geçiyor.
Akdeniz ülkesiyiz. Tamam uzun çalışma saatlerini sevmiyoruz. Hepsi kabul. Ama bu ülke nasıl kendi ayakları üzerinde duracak?
Ülkede iş kollarının neredeyse çoğu 3. dünya ülkesi vatandaşlarının işgücüne emanet edilmiş durumda.
Hayvancılık bile iş gücü açısından üçüncü dünya ülkesine mensup çalışanlar tarafından ayakta tutuluyor. Hiçbir Kıbrıs Türkü hayvancılıkta emek sarf etmeyi düşünmek dahi istemiyor.
Ülkede üretimin çok başlıkta sorunlar var. Ama gerçek niyeti üretim olanların tüm bu sorunlara rağmen üretmeyi başardıkları da ortada.
Bugün Bakanlar Kurulu’nda hayvancıların taleplerini görüşecek hükümet vereceği kararla sadece hayvancıyı değil toplumun tüm kesimlerini memnun etmek zorunda.
Aksi halde sade vatandaşlar olarak bizler “10 gündür bu tiyatroyu niye seyrediyoruz” diye sorarız. Bu da son derece haklı bir soru olur. Bizden söylemesi…