CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 20 Temmuz’da KKTC’de olacağını vurgulayarak, gündem yaratacak açıklamalar yaptı.
Güney Kıbrıs ve Fransa’nın, en baştan beri Türkiye’nin AB üyeliğine karşı veto kartını kullandığını belirten Özel, “Bu iki ülkenin kullandığı vetoyu nasıl kıracaksınız? Çünkü o noktada iş dönüp dolaşıp Kıbrıs sorununa yaslanacak. Bu Kıbrıs meselesini CHP’nin konuşmaktan kaçtığı meselelerden biri olmaktan çıkarmak gerekiyor. Kıbrıs'ta iki devletten taviz verilebilir. Kıbrıs'ta bir çözümü savunmanın, vatan hainliği gibi nitelendirilebileceği süreçlerin çoktan geride bırakılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Aslında 2004 yılında Annan Planı sırasında Türkiye’nin ezber bozan çıkışının mimarı da bugünkü TC Cumhurbaşkanı Erdoğan idi.
O dönemde de Erdoğan Kıbrıs’ta tüm ezberleri bozan bir siyasetçi olarak öne çıkmıştı.
Hemen ardından yapılan referandumda plan, Türk tarafından yüzde 64,91 oranında kabul gördüğü hâlde Rum oylarının yüzde 75,38'i red şeklinde olduğundan hayata geçirilememişti.
Daha sonra Crans Montana’da da benzer bir süreç yaşandı. Kıbrıs Türk tarafı çözüm için işi harita vermeye kadar götürürken, Rum yönetimi masadan kalkmayı tercih etti.
Yani Kıbrıs meselesinde Türk tarafı hep çözümü isteyen taraf oldu.
Doğu Akdeniz’deki zenginliklerin paylaşımı için çözümü bile beklemeden Erdoğan’ın ortaya attığı öneriler ortada.
Elbette bu öneriler “Win Win” yani “kazan kazan” temelli yaklaşımların sonucuydu.
Sonuçta Türk tarafıyla uzlaşmadan Rum yönetiminin de güvenlik içinde bu zenginliklere ulaşmasının çok kolay olmadığı biliniyor.
Türk tarafı açısından baktığımızda da bu zenginlikler ekonomiye önemli bir ivme kazandırabilir.
Aksi halde deniz altındaki bu zenginliğin ederinin, enerjideki dönüşüme bağlı olarak 30-40 yıl sonra bugünkü kadar değerli olmayacağı da bir gerçek.
O yüzden bu zenginliklerin hemen çıkarılması iki tarafın da çıkarına görülüyor.
20 Temmuz’da hem TC Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem de Yunanistan Başbakanı Miçotakis adaya geliyor.
İki lider, yanlarına Kıbrıslı Türk ve Rum liderlerini de alarak ara bölgede bir araya gelebilir mi?
Elbette bugünden böyle bir görüşme için konuşmak çok erken ama Erdoğan’ın ezberleri bozan bir lider olduğunu da unutmamak gerekir.
Eğer böyle bir adım olursa dünyanın gözü Kıbrıs’a ve elbette bugüne kadar diplomaside yaptığı hamlelerle dünya lideri olduğunu kanıtlayan Erdoğan’a bir kez daha çevrilecektir. İzleyip göreceğiz. Bizden söylemesi…