Yeniden Doğuş Partisi’nin 8’inci Yıl Kuruluş Şöleni dün görkemli bir törenle kutlanırken, Kıbrıs sorunuyla ilgili karar tasarısı açıklandı.

“Yeniden Doğuş Partisi olarak 8’nci kuruluş yıldönümümüzde Kıbrıs konusundaki son gelişmeleri değerlendirmek suretiyle aşağıdaki kararı alırız” denen bildirgede şu ifadelere yer verildi:

1-Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile Yunanistan’ın ana gayelerinin adayı Helen
hegemonyası altına sokmak olduğu, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi ile Avrupa Birliği’nin ise kendi çıkarları ve Türkiye’nin gelişmesini engellemek için Rum-Yunan ikilisini destekledikleri gayet açıktır. Rum-Yunan ikilisinin bu ana gaye çerçevesinde Kıbrıs Türkü ile adanın yönetimi ve zenginliklerini paylaşmak istemediği, sözde federal çözüm çabalarını haklarımızı gasp etmeyi sürdürmek ,egemen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’nin dünyada hak ettiği yeri almasını engellemek için kullandığı 2017 yılında Crans Montana’daki Kıbrıs görüşmelerinde kesinleşmiştir. Dolayısı Yeni Doğuş Partisi için Kıbrıs konusunda artık “federal çözüm” görüşmesi ve/ veya çabası diye bir şey söz konusu olamaz.

2-Yeniden Doğuş Partisi bu bağlamda Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar tarafından ortaya konulan, Anavatan Türkiye tarafından tam olarak desteklenen, milli politika haline gelen iki Devletli çözümü Kıbrıs konusu için yegane yaşayabilir, gerçekçi, barışçı çözüm olarak görmektedir.

3- Partimiz, Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 2022,2023 ve bu yıl BM Genel Kurul toplantılarında yaptığı konuşmada vurguladığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 18 Temmuz’da Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yıldönümünde oy birliği ile yayınladığı Tezkerede belirtildiği üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması çağrılarını tamamen desteklemekte ve Kıbrıs konusunun çözümünü samimi olarak isteyenleri bu çağrılara olumlu yaklaşmaya davet etmektedir.

4-Bütün bunlar ve yaşananlar dikkate alındığında bu ay içerisinde yapılması tasarlanan Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar, Rum lider ve BM Genel Sekreteri’nin katılacakları gayri resmi üçlü Kıbrıs görüşmesi sadece ve sadece iki Devlet’in nasıl işbirliği yapabilecekleri konusuna odaklanmalı asla federal çözüm görüşmelerinin başlaması için zemin yaratma çabasına dönüşmemelidir.

5-Doğu Akdeniz’de , Ortadoğu’da yaşananlar ortadadır. Geleceğimizi asla ve asla riske atamayız. Kıbrıs Türkü için egemenliği ile Devleti’nin ortaklık kurulacak Rum Devleti ile eşit uluslararası statüye sahip olacağının teyidi ön şarttır.

6-Türkiye’nin Kıbrıs Türkü’nün can ve mal güvenliğini garanti etmesi, Kıbrıs Türkü ile var olan tarihi bağlarını devam ettirmesi, Rumlarla iki Devletli biz çözüme gidilecekse Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünün sulandırılmadan devamı bizler için vazgeçilmezidir.

7-Parti olarak geleceğe güvenle bakıyor, sabırla hareket edilerek KKTC’nin yakın bir gelecekte Anayasal ismimizle gözlemci üye olduğumuz Türk Devletleri Teşkilatı’na tam üye olacağına, dost ve kardeş ülke Azerbaycan başta olmak üzere diğer kardeş Türk Devletleri ile kurulan köprülerin daha da artacağına yürekten inanıyor, bu yöndeki çabalarımızı daha da artıracağımızı halkımızla paylaşmayı görev biliyoruz.
8-Yeniden Doğuş Partisi olarak bu görüşler doğrultusunda hareket ettiği sürece Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar’a desteğimiz tamdır.

9-Parti olarak iki Devletli bir çözüme destek veren, federal çözümün artık geçerliliğini yitirdiğini kayıt altına alan bir karar tasarısını yakında Cumhuriyet Meclisimize sunacağımızı belirtir tüm siyasi partilerimizi buna destek vermeye çağırırız.
10-Anavatan Türkiye’ye milli Kıbrıs davasından asla taviz verilmeyeceği, Kıbrıs Türkü’ne bu topraklarda huzur ve güven içinde yaşaması, her geçen gün ekonomik olarak daha iyiye gitmesi için ciddi katkı sağlanacağı yönündeki güvenimiz sonsuzdur.