İçte ve dışta oldukça yoğun bir gündemle yeni haftaya başlıyoruz.
Bir tarafta gözler yarın New York’ta Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Rum lider Hristodulidis arasında Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin gözetiminde yapılacak akşam yemeğinde olacak.
Diğer tarafta Meclis Başkanlığı krizinde kulağımız Başsavcılığı’nın vereceği görüşte olacak.
İlk gündemden başlayacak olursak Rum lider Nikos Hristodulidis, “müzakerelere hemen, 2017’de kaldığı yerden başlamaya hazır olduğunu” söyledi.
Ancak o yer neresi?
İşte orası tam da belli değildi.
Yani Crans Montana’da masayı dağıttıkları noktaysa herhalde bazı fikirleri de değişmiş olmalıydı.
Ancak hepimiz Rum lideri söz ettiği noktanın, harita vermek de dahil bizim bütün kartları açtığımız nokta olduğunu biliyoruz.
Üstelik bu kez masaya Güney’e geçerken tutukladıkları KKTC’deki yatırımcılarla geliyorlar.
Hakların Korunması İnisiyatifi, bugün dev bir eyleme hazırlanıyor. Lefkoşa Ortaköy’deki Sivil Savunma Tesisleri yanında toplanacak eylemciler, Metehan Sınır Kapısı’na kadar pankart ve dövizle yürüyecek…
Hazırladıkları bildiriyi okuyup Birleşmiş Milletler Barış Gücü yetkilisine iletecek eylemciler, dünyaya seslerini duyurmaya çalışacaklar.
Rumların adeta siyasi şantaj yapmak için rehin aldıkları bu yatırımcıların mücadelesi, aslında bizim devlet olarak yürütmemiz gereken mücadeledir.
Çünkü biz onlara “KKTC tapusuna güvenin” dedik. Onlar da bu güveni gösterip yatırım yaptı. Şimdi hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edemeyiz.
Peki tüm bunlar olup biterken bizim iç siyasetimizde politikacılarımız bugün neyle uğraşacak.
Meclis Başkanlığı koltuğunu kim oturacak?
Bütün derdimiz bu olacak.
Ülkede her alanda pek çok sorun var. Bu sorunların çözümü, bu toplum için hayati önem arz ediyor.
Ülkede yaşanan ilaç sıkıntısına değinen Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği, “Kırmızı koltuk ilaçtan daha mı değerli” diye sordu dün yaptığı açıklamada.
Eczacılara kötü bir haberimiz var. Ne yazık ki kırmızı koltuk bu ülkede sokakta yaşanan pek çok sorundan daha değerli görünüyor.
Aksi halde yaşını başını almış, memlekete hizmet etme iddiasındaki siyasetçilerimiz, bir koltuk peşinde günlerdir gündemi meşgul etmezlerdi.
Öyle görünüyor ki siyasetçiler koltuk peşinde, vatandaş can derdinde!..
Ancak bu böyle gitmez. Bizden söylemesi…