Ülkede , artan ölümcül trafik kazaları , yurttaşları bir hayli tedirgin etmekte .
Şöyle ki .
Ölümcül trafik kazasının sırası , bende mi diye .
Daha açıkçası , bir sonraki trafik kurbanı ben miyim ? endişesi var .
Trafikten sorumlu , Ulaştırma Bakanı Sn. Arıklı , geçenlerde yaptığı açıklamada, ulaştırmanın sorunlarının yanında , trafik kazalarına da değinmişti .
Yaşlı bir vatandaşın , karşıdan karşıya geçmeye çalışan , başka bir kişiye çarpması ve hayatını kaybetmesi sonucunda da , açıklamasına belirli bir yaşın üzerindeki kişiler için , kurul raporu isteyeceklerini söyledi .
Bunun için de , Meclise yasa önerisi vereceklerini belirtti .
Gerekçesi ise :
Yaşlıların , reflekslerindeki azalmayı gösterdi .
Böylece , ölümcül trafik kazalarının suçu , yaşlı sürücülerin üzerine mi yüklenmek istendi ?
Yasaya konacak olan , belli bir yaş üzerindeki sürücülerden alınacak raporlardan sonra , trafik kazaları hitam mı bulacak ?
Sakın , kurul raporuna , karşı çıktım algısı yaratılmasın .
Salt , bu uygulama ile, Trafik kazaları ortadan kalkacak mentalitesi varsa , boşuna bir gayret .
O yolda , ben de , ara sıra seyahat yapıyorum .
Ana yolun , sağı solu , yerleşim bölgesi haline gelmiş .
Yayalar için , hiçbir alt yapı yok .
Bilhassa , vatandaşların yoğun olduğu bu gibi yerlerde , geceleyin aydınlatma diye bir şey yok .
Bu trafik kazasında , polisin kaza ile ilgili raporunu görmedim .
Yolun sağı solu , yerleşime açılırken , ileride , bu sorunların yaşanmaması için alt yapı yapılmamış . Hiçbir tedbir alınmamış .
Yapılma bir yana , düşünülmemiş bile .
Yol , ihtiyaca cevap veremiyor .
Yolun darlığı , tedbir alınmayacak anlamına da gelmiyor .
Sadece , o yolda değil .
Hemen hemen tüm yollarda .
Yayalar için hiçbir alt yapı yok .
Yolları bıraktım .
Yayalar , kaldırımda bile , can güvenliği ile yürüyecek evreyi , çoktan geride bıraktı .
Kaldırım , yolların , birer mütemmim cüzüdür .
Kaldırımsız yol , mümkün mü ?
Bizde , mümkün .
Kaldırım olan yerler ise , araba park yerine döndü .
Belediyeler , oy kaygısından , bu duruma ses çıkaramıyor .
Gerek ana yollar . Gerekse de , ilçe yolları , böbrek taşı olanlar için , bire bir .
Fakat araçlar için , birer düşman haline geldi .
Allah aşkına .
Biri çıksın ve bana desin ki .
Falan belediyenin yolunda veya ana yolda , çukur yok .
Dese bile , hiç kimseyi inandıramaz .
Arabaların ne amortisörü , ne lastiği , ne de rimsi kalmıyor .
Çukurlar için , daireler , bakanlıklar , topu birbirlerine atmakla meşgul .
Halbuki , ulaştırmada , en yetkili makam , Ulaştırma Bakanlığı olması icap ederken , bu konuda , yetki karmaşası devam etmekte .
Sn. Bakan , bu konu ile ilgili olarak , bütçe görüşmelerinden sonra . Yerel yönetimlerle , yetki konusunu görüşmek için bir araya geleceklerini de belirtti .
Sn . Arıklı , açıklamasında , yollarla ilgili , şu cümleyi de kullandı :
“ İnsanlar , kötü yollarda daha dikkatli olması gerekirken , bu özeni göstermiyorlar ..”
Bunu da , bir videoda gördüğünü açıklıyor .
Yollar kötü ise , seyrüsefer için , halka niye sunuluyor ?
Ortada , acı bir gerçek duruyor :
Yollarımız , küllü , gerekli alt yapıdan çok ama çok yoksun .
İlk önce bunlar ele alınsın .
Vatandaşlarımız , güven içinde , bir ulaşıma kavuşturulsun .
Bu , o kadar zor mu ?