Hak hukuk , dünyadaki her alanın literatürüne girmiş bir kavramdır .
Gerek ülke içi .
Gerekse de , ülke dışında , sık sık kullanılan ve haklı olduğunu iddia edenler tarafından , dağarcıklarında bulunan bir sözcük .
Genellikle bunu , dünyada , geri kalmış ülkelerin kullandığını , sık sık görmekteyiz .
Pek ala .
Sanayisi , ekonomisi ve silahlı gücü gelişmiş olan ülkelerin , bu sözcüğü , geri kalmış ülkeler gibi dillendirdiğine hiç şahit oldunuz mu ?
Şahit olamazsınız .
Çünkü , onlara göre , hak ve hukuku , silahlı kuvvetleri vasıtası ile elde ederler ve bu güçle , dünyaya da kabul ettirirler .
Çünkü , askeri güç onların elinde .
Bu , dünya kurulalı beri , maalesef böyle .
Dünya , bunu , iki Dünya Savaşının içinde bularak , milyonlarca , suçsuz günahsız insanın , ölümüne ve kaybolmasına neden oldu .
İkinci Dünya Savaşından sonra .
Dünyada , askeri bakımdan güçsüz olan ülkelerin , hak ve hukukunu korumak için , bir çok kararlar ve sözleşmeler imzalandı .
Bunun için de , BM Teşkilatını kurdular .
Günümüzde , 193 üye ile , teşkilat , işlevini yapmaya çalışmaktadır .
Buna bağlı olarak da , beş daimi üyesi olan , güvenlik konseyi oluşturuldu .
Kim bu , konsey üyeleri ?
İkinci Dünya savaşının galipleri .
Bu üye devletlere de , sonradan sakıncaları ortaya çıkan , veto hakkı verildi .
1945‘ te kurulan , BM . Teşkilatı , galip ABD’nin işine gelmedi .
BM. kararı ile , Kore’ye , asker gönderen bazı üye devletler . Savaş sonrası kararla birlikte , eleştirilere tabii oldular .
ABD , Teşkilata hakim olamayacağı gerekçesi ile , İkinci Dünya Savaşının diğer galibi olan SSCB‘nin rejimini örnek göstererek , NATO teşkilatını kurdu .
Daha sonra anlaşılacaktır ki , Teşkilatı By-Pass yaparak , NATO’daki üye devletleri de , askeri gücü ile zapt-ı rap altına alarak , kendi menfaatini oluşturmak ve korumaktı .
NATO’nun , kurulma amacı .
Komünizmi , engellemekti .
Fakat ABD , üye ülkelerle de ikili anlaşmalar yaparak , üye ülkeleri , daha da kendine bağlamanın yöntemlerini , oluşturma becerisini de sağlamış oldu .
Bu ortaya çıkınca , ABD , Nato’yu da By-Pass ederek . Nato içerisinde , kendine dümen suyunda giden üye ülkelerle , Koalisyon gücü adı altında , emperyal güçlerle , Orta Doğu’da , yeni siyasi oluşumlara kapı açtı .
Koalisyon güçlerinin çıkarları hilafına , attığı adımlarda , yalnız kalınca . Dünyaya , dişlerini göstermeye başladı .
Bunun en yakın örneği , Trump Efendinin yaptığı ve kendisi ile , zamanında hareket eden koalisyon güçleri ile , ters düşmesi .
Trump , tam bir ticaret kafası ile işe başlayarak . Büyük tüccar olduğunu da göstermiş oldu .
Bunu, gelir gelmez , hem rakiplerine , hem de müttefiklerine gösterdi .
ABD’nin çıkarı , neyi gerektiriyorsa , bir ticaret zihniyeti ile ele alarak . Dünyayı , yeniden dizayn etme girişimi başlatmıştır .
Güvendiği de , askeri gücü olsa gerek .
Trump , sadece , BM Teşkilatını By-Pass etmedi . Kendi ülkesinin de imza attığı , Filistin’le ilgili , BM GK kararlarını da , tanımaz hale geldi.
Bunun en somut örneği , hala daha , dünya kamu oyunu , meşgul eden ve tartıştıran , GAZZE olayıdır .
Panama , Canada ve Grönland’dan sonra , Gazze’yi de , dünya kamuoyu gündemine , faşizan bir üslupla getirmiştir .
Halbuki , GAZZE şeridi de dahil , Filistin’in , İsrail ile iki devletli bir anlaşmaya dair , ABD’nin , BM GK‘ de , imzası olmasına rağmen . O imza veya imzaları tanımayarak , Gazze’ye , yerleşme hazırlıkları içinde .
Gerekçesi , imar .
Pek ala .
Dünya Kamu Oyunun , buna tepkisi ne oldu .
Filistin Halkı , Arap kökenli .
1948‘ den beri , Filistinlilere yapılan , yok etme hareketleri karşısında . 360 milyonluk , Arap halkının oluşturduğu , 22‘ devletin , hangisinden , ciddi ses ve hareket geldi .
Pek ala , Trump’ın bu isteği karşısında , 3-4 Arap devletinden başka , ciddi ses çıkaran oldu mu ?
Olmadı .
BM. Teşkilatının da , tatmin edici bir açıklaması var mı ?
Trump’ın , kural ve kurum tanımamazlığının yeni bir göstergesi de , UCM’sini hedef alıcı tavrı .
Ona bir bakalım .
UCM‘nin , Netanyahu’yu tutuklama kararına karşı , kararname yayınladı .
Kararnamede :
Mahkeme kararının , Amerika’yı ve İsrail gibi yakın müttefiklerini “ temelsiz ve gayrimeşru şekilde hedef aldığı “ gerekçesi ile , Mah. karşı , yaptırım kararı aldı .
Trump’ın Gazze ile ilgili açıklamaları karşısında . Türkiye , Suudi Arabistan , Ürdün ve Mısır’dan , yüksek sesle eleştiri geldi .
Açıklama ve karar “ kabul edilemez “ diye .
ABD’nin NATO içerisinde olup da , Avrupa Birliği içerisinde de olan üye devletlerden de , red açıklaması geldi .
“ Gazze’nin , gelecekteki Filistin devletinin ayrılmaz parçası olduğu , vurgusu yapılarak . Trump’a karşı çıkıldı .
Trump , yakın , uzak nerede ise büyük orandaki müttefiklerini , çıkışları ile , karşısında buldu .
Trump , bu çıkışları ile , dünya kamu oyunun tepkisini mi tartıyor ?
Bu , yakında ortaya çıkacaktır .
Gelelim , GK‘ yi kararlarına .
Filistin’le ilgili , nerede ise tüm GK‘ yi kararlarını bertaraf eden , bir GK üyesi .
Kıbrıs için , Fi tarihinde alınan GK‘ kararlarının, ABD’nin uygulanması isteğine, söylenecek kelimeyi , var siz okurlarım belirlesin .
Güney de , bu kararlara , can simidi gibi sarıldı .
Fakat , Filistin’le ilgili kararların, tanınmaması veya es geçilmesi karşısındaki , çifte standardı da , düşündürücü olsa gerek .
Bu konuda , Trump’ın açıklamaları karşısındaki sessizliği ise , ABD’nin dümen suyunda bir politika izlediğini de , ortaya koymuyor mu ?
Trump , blöf yapmıyorsa .
Dünya , çok süratle , bir çatışma alanında , kendini bulacaktır diye de endişelerimi belirtmeden , edemeyeceğim ..