Referandumsuz bir çözüm mümkün mü?

Kıbrıs’ta taraflar Cenevre’de 17-18 Mart tarihinde yapılacak 5+1 konferansına hazırlanırken, deneyimli siyasetçi Serdar Denktaş’tan, “Bu kez referandum yok, beş imzayla sonuca gidilecek” açıklaması geldi.

Kıbrıs’ta taraflar Cenevre’de 17-18 Mart tarihinde yapılacak 5+1 konferansına hazırlanırken, deneyimli siyasetçi Serdar Denktaş’tan, “Bu kez referandum yok, beş imzayla sonuca gidilecek” açıklaması geldi.
Peki bu mümkün mü?
Kıbrıs sorununda referandumsuz bir çözüm, hem hukuki hem de siyasi açıdan oldukça karmaşık ve zorlayıcıdır.
Kıbrıs sorununa kalıcı bir çözüm bulunabilmesi için, adadaki iki tarafın da onayını almış, karşılıklı rızaya dayalı bir anlaşma gereklidir.
Şunu unutmayalım. Birleşmiş Milletler, gözetiminde yapılan çözüm müzakereleri, tarafların iradesini yansıtması açısından genellikle halk oylamasını yani referandumu öngörür.
Bu bağlamda BM’nin Kıbrıs için belirlediği çözüm çerçevesi da referandum gerekliliğini içeren bir süreçtir.
2004 yılında BM tarafından önerilen Annan Planı’nı hatırlayalım.
İki tarafta da referanduma sunulmuş, Kıbrıslı Türkler “evet,” Kıbrıslı Rumlar ise “hayır” demişti.
Adanın kuzeyinde Kıbrıslı Türkler ile güneyindeki Kıbrıslı Rumlar arasındaki bu temel çelişkiyi çözmek için toplumsal onay şarttır.
Halkın rızası olmadan yapılacak bir anlaşma, uzun vadede istikrarsızlığa yol açabilir ve uygulanabilirliği tartışmalı hale getirebilir.
Elbette bu süreçte ABD’nin tutumu da belirleyici olacaktır. Her ne kadar Güney Kıbrıs ABD ile askeri alanda adeta bir balayı yaşıyor olsa da Rum basınında tedirgin yorumlar dikkat çekiyor.
Rum basını şu yorumu yapıyor:
“Türkiye Doğu Akdeniz'de sürekli güçleniyordu ama şimdi Suriye'deki gelişmelerden dolayı daha da güçlendi. Avrupa Birliği, Ortadoğu'da istikrarın başlıca katalizörü olarak Türkiye'yi konumlandırıyor. Kıbrıs’ta bir çözüm olmaması durumunda ABD Başkanı Trump, Ukrayna’da olduğu gibi Kıbrıs’ta da bir açılım yapabilir. KKTC’de ticaret yapmaya karar verebilir, Ercan havaalanına da seferler başlayabilir. Gayrı resmi tanınma anlamına gelen bu gelişme bizim sonumuzdur…”



Sonuç olarak Rumlar her ne kadar büyük bir korku yaşasa da Kıbrıs sorununda referandumsuz bir çözüm, hukuki ve siyasi meşruiyet açısından oldukça zor görünmektedir.
İki halk arasında 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti ile kurulan zoraki nikahın yıllar sonra yaşanan çatışmalara nasıl zemin hazırladığı düşünülürse zorla güzellik olmayacağı da ortadadır. Bizden söylemesi…
Bu haber 128 defa okunmuştur

:

:

:

: