Anadolu suyu Rumları yumuşatır mı?

Güney Kıbrıs'ta yaşanan kuraklık nedeniyle su krizinin etkileri büyürken, Rum yönetimi zorda.

Güney Kıbrıs'ta yaşanan kuraklık nedeniyle su krizinin etkileri büyürken, Rum yönetimi zorda.
Hristodulidis yönetimi, KKTC’deki Geçitköy barajından su satın alınması ve Güney Kıbrıs’a taşınmasını geniş bir çerçevede mercek altına alındı.
KKTC ile Güney Kıbrıs arasında elektrik alışverişi yapıldığı hatırlatılan bazı gazeteler, aynı şeyin su için de yapılabileceğini yazıyor.
Elbette Geçitköy barajı ile Güney Kıbrıs arasında bir boru hattı olmadığı için bu ulaşım çok kolay değil.
Ama Rum yönetimi o kadar çaresiz ki satın alınacak suyun Güney’e tankerlerle taşınmasına bile razı.
Şu an Güney Kıbrıs’taki barajların doluluk oranı yüzde 25.
Bu oran, daha yaza girmeden susuzlukla karşı karşıya kalacakları anlamını taşıyor.
Yani Türkiye’nin suyundan başka çareleri yok.
Star Kıbrıs Medya Grubu olarak geçen hafta bu köşede yazdığımız yazıda, “Önümüzdeki yaz, yüz yılın kuraklığını yaşaması muhtemel adamızda Güney Kıbrıs’ın ne kadar endişeli olduğunu görüyoruz. Türkiye’den gelen Anadolu suyu iki halka da elbette yeter. Tüm bu konularla ilgili pekala anlamlı bir işbirliği yapılabilir. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cenevre zirvesindeki akşam yemeğinin ardından yaptığı açıklamada 'Bu toplantının misyonu iş birliği' sözleri de boşuna değildir.” tespitinde bulunmuştuk.
Şu an Güney’de yazılanlar bu tespitimizin ne kadar yerinde olduğunu gösteriyor.
Biz şu anda sadece adanın etrafındaki doğal zenginlikleri konuşuyoruz.
Ancak çok değil 20-30 yıl içinde bu fosil yakıtların değeri giderek azalırken, su en büyük zenginlik olacak.
Su olmadan hayat olmaz.
Su yaşamın kaynağı.
Madem Türkiye suyu KKTC için önemli bir nimet, biz elbette bu nimeti Rum komşularımızla da paylaşırız.
Ancak elbette onlar da başta adanın etrafındaki enerji kaynakları olmak üzere Kıbrıs Türk halkına yönelik gasp girişimlerini terk etmelidir.
Cenevre zirvesinde Cumhurbaşkanı Tatar’ın ortaya koyduğu “işbirliği” ruhu, Rum komşularımız tarafından samimiyetle içselleştirilirse pek çok sorun çözülür.
İki halk bu adada yüzyıllardır yana yana yaşıyor. Yine başarabiliriz. Yeter ki niyet olsun. Bizden söylemesi…
Bu haber 174 defa okunmuştur

:

:

:

: