HER YURTTAŞ BUNU DÜŞÜNMEK ZORUNDA

Yerleşik topluma , geçmezden önce .

Yerleşik topluma , geçmezden önce .
İnsanlar , ilk önce , aile nizamı içinde yaşamaya başlamışlardı .
Bu yaşam biçiminde bile , ailenin kendine özgü bir nizam ve intizamı vardı .
Yerleşik düzene geçtikten sonra da , kanunların yapıldığını görürüz .
Daha sonraları , hükümdarlar ve kralların hukuku egemen olmaya başladı .
Bu , nereye kadar devam etti ?
İngilizlerin , krala karşı , 1215 yılında çıkardıkları Makna Carta sözleşmesine kadar .
Artık , vatandaşlar , yönetimde söz sahibi oldular .
Fakat , bekleneni bulamadılar .
Bu , 1789 Fransız İhtilaline kadar sürdü .
1789‘da , halk , parlamentoda , ağırlıklı olarak temsil edilmeye başlandı .
1789 , Demokrasinin temellerinin atıldığı yıl olarak da kabul edilmektedir .
Demokrasi , bu güne kadar , çok evreler geçirerek gelmiştir .
Bunun en önemlisi ise , İkinci Dünya Savaşından sonra , Demokrasinin elde ettiği kazanımlar olmuştur .
En basit anlatımı ile .
Halkın , kendi kendini yönetme biçimi olarak da , isimlendirilir .
Demokrasi içinde , bunun çeşitli sistemleri var .
Bizdeki , Temsili Demokrasi sistemidir .
Genellikle , tüm dünyada uygulanan bir sistem .
Bu sistem , ülkeden ülkeye değişikliklerle de uygulanmaktadır .
Hukuk ve Siyasalı bitirenler , bunu bilirler .
Demokrasi , ancak ve ancak , çağdaş ise bir anlam ifade eder .
Çağdaşlıktan yoksunsa , sırf sadece kurulan sandıklara oy verme işlemi olarak telakki ediliyorsa ve bu herhangi bir ülkede uygulanma alanı buluyorsa .
O ülkeye , demokratik ülke olarak bakmak mümkün mü ?
Hukukun üstünlüğü de , demokrasinin çağdaşlığı ile sağlanır ve gelişir .
Tabii çağdaşlıkla .
Çağdaşlığın , güzel bir tarifini de , Ulu önder Mustafa Kemal yapmamış mıydı ?
O .
“ Çağdaş medeniyet “ söyleyerek , her şeyin bununla dizayn edileceğinin yolunu göstermemiş miydi ?
Çağdaş Demokrasinin , dayandığı en büyük dayanak .
Halk iradesidir .
Tabii , halk iradesi derken , bu iradenin tecellisinde , şaibe , baskı , şiddet ve her türlü olumsuzlukların , belirleyici olma fonksiyonu olmaması gerek .
Aksi , süte , su karıştırılmış olur .
Buradaki , halk iradesinden kasıt .
Özgür ve bağımsız bir idareden , bahsetmekteyim .
Halk , seçimlerde , istediği aday ve adaylara oy vermede serbest olmalıdır .
Aksi , çağdaş demokrasiden bahsetmek mümkün olmaz .
Eksik olması halinde .
Rahmetli Uğur Mumcu’nun dediği gibi :
Bu , olsa olsa “Cici Demokrasi olur .”
Bunları belirttikten sonra .
Bana göre , çağdaş demokrasi ile bağdaşmayan bir olaya değinmek istiyorum .
Bizim Mecliste , Hukuk ve Siyasi işler komitesinden , bir tasarı geçerek , genel kurula sevk edildi .
Biliyoruz ki .
Genel seçimlerde , oy pusulasındaki partilere , sadece mühür değil , karma olarak da , oy verileceğini , yasal olarak belirlemiştir .
Komite’den geçen tasarıda , karma oy kullanımını ortadan kaldırıyor .
Pekala nasıl olacak ?
Seçmen , tek bir partiye mühür basacak , isterse de , tercih yapabilecek .
Geçmiş yıllarda , bu konuda , sayımlarda , seçmenin yetersiz bilinçlendirilmesi nedeni ile , çok sayıda oy pusulasının iptal edildiği söylenmişti .
Gerekçe bu ise .
Özür , kabahati aşmış demektir .
Vatandaşın , siyasi iradesinin tecelli etmesi demek . İstediği adaya oy vermektir .
Sayımlardaki , zaman kayıplarını .
Oy pusulalarındaki iptalleri , gerekçe göstererek , seçmenin elinden , oy vereceklerinin sayısını azaltmak . Hangi çağdaş demokrasi ile bağdaşır .
Yönetime , iradenin , daha da , artırılması için , girişim yapılacağına . Mevcuttaki , iradenin yansıtılmasını , tırpanlayarak , seçmenin iradesini daraltma girişiminde bulunuluyor .
Bu haber 79 defa okunmuştur

:

:

:

: